Ayak sesleri kapıya doÄ?ru yaklaÅ?tı. Birkaç fısıltı duyuldu, ardından kapının sürgüsü geri çekildi.
Murdak sakin bir Å?ekilde beklemeye devam ederken kapı gıcırdayarak kiriÅ?leri üzerinde açıldı. Kolları geniÅ?, yakaları uzun gömlekli biri kapıdan dıÅ?arı çıktı, etrafı gece karanlıÄ?ında parıldayan gözleri ile inceledi. Kemiksi suratı bir saÄ?a bir sola baktı, siyah dar deri pantolonu üzerine vuran hafif ıÅ?ıkla ince bir parıldama yayıyordu etrafa.gömleÄ?in uzun kolları adamın bileklerinde toplanmıÅ?tı ve burada deri bir parça ile bileklere baÄ?lanmıÅ?tı.
Etrafa kısa bir bakıÅ? atan adam hemen ilerideki Murdak'ı gördü. Gözlerini ona odakladı. Soluk bakıÅ?lar Murdak'ın üzerindeyken kapının ardından çıktı ve deriden ayakkabılarıyla yere adeta dokuna dokuna ona doÄ?ru birkaç adım yaklaÅ?tı.
"Murdak? Efendi Murdak siz misiniz?" dedi gece karanlıÄ?ında baÅ?ka kimsenin duyamayacaÄ?ı bir ses ile...
_________________ Bu kullanıcı siteden ayrılan fakat forum düzeni açısından mesajlarının durması gereken kullanıcılar için ayrılmıÅ?tır. Kullanıcı kesinlikle yoktur. Sorumluluk ve yükümlülü
Burası kara toprak hanı diye geçirdi içersinden...
Ä°smini sölemeden bilmiÅ?ti bu garip adam ama Å?aÅ?ırmamıÅ?tı pek Murdak.
"Evet benim " dedi derinden gelen bir ses tonu ile...
"Sanırım bekleniyorum... Kırmızı halı göremedim " dedi ve kızıl gözlerle adama baktı yavaÅ?ça ilerlerken..
_________________ DiÄ?erleri acı çektirirse
ben kan kustururum...
Onlar korkutursa ben dehÅ?ete düÅ?ürürüm.
Ve sizden yada baÅ?kasından alınması
gereken bir intikam varsa BEN alırım.
Adam karÅ?ısındakinin Murdak olduÄ?unu öÄ?renince dudakları hafif bi gerildi, sonra tekrar eski solgun halini aldı.
"Kara Toprak burası Efendi Murdak. Kırmızı halı bulamazsın burada. Gün olurda bulursan bile asla kırmızı halı ile karÅ?ılandıÄ?ın bir kapıdan içeri girme.
Ama evet sizi bekliyorduk. İçeri buyurmaz mısınız Beyim? Sanırım içeride sizi tanıyan birisi var."
Ardından adam deri bilekliklerle çevrilmiÅ? elini hafifçe kapıya doÄ?ru uzattı, içeriyi gösterdi.
Murdak burayı hiç tekin bulmuyordu açıkçası. Kara Toprak Hanı'nın tekin bir yer olmadıÄ?ı aÅ?ikardı fakat yine de burası onda fevri bir intiba bırakmıyordu.
AnlaÅ?ılan Kara Toprak'a önden girmek ile arkadan girmek arasında bile büyük fark vardı...
Solgun bakıÅ?larla onu izlemeye devam eden adam tek elini çenesinde gezdirmeye baÅ?ladı.
_________________ Bu kullanıcı siteden ayrılan fakat forum düzeni açısından mesajlarının durması gereken kullanıcılar için ayrılmıÅ?tır. Kullanıcı kesinlikle yoktur. Sorumluluk ve yükümlülü
İçi pek rahat olmasada belli etmeme taraftarıydı..
Bu hayat zaten sıkıcı gelmeye baÅ?lamıÅ?tı.. Ä°nandıÄ?ı Å?eyler yalnızmı bırakıyordu onu...
"KibarlıÄ?ın için teÅ?ekkür ederim." dedi ve aÄ?ır adımlarla içeriye doÄ?ru süzülmeye baÅ?ladı..
KuyruÄ?unu rahat tutuyordu.. Gözleri ile etrafı süzüyordu...
Ve onu bekleyeni görmek için girmiÅ?ti oraya...
Ya yeni bir ölüm yada yeni bir anlaÅ?ma diye geçirdi içersinden..
_________________ DiÄ?erleri acı çektirirse
ben kan kustururum...
Onlar korkutursa ben dehÅ?ete düÅ?ürürüm.
Ve sizden yada baÅ?kasından alınması
gereken bir intikam varsa BEN alırım.
Murdak içeriye girerken içindeki huzursuzluÄ?u üzerinden atamamıÅ?tı. Neden bilmiyordu. Bunun adı korku olmalıydı. Korkutucu olan Å?eylerden çok, korkuyor olmak onu endiÅ?elendiriridi genelde. Ä°Å?te bu histe tıpkı ikincisi gibiydi. Korkuyor olmak.
İçeride loÅ? bir ıÅ?ık yanmaktaydı. Kapıdan giriÅ?te saÄ?a sola açılan bir koridor vardı ve burası bi nevi kiler görevi görmekteydi. Hemen ileride bir baÅ?ka kapı vardı ki Murdak ta bu kapıya yönlendirilmiÅ?ti.
Murdak saÄ?lı sollu dizilmiÅ? kandilleri izlerken o kapıdan da içeri girdi, bu esnada dıÅ? kapı kapatılmıÅ?, sürgüsü vurulmuÅ? ve kilidi sertçe çevrilmiÅ?ti. Murdak bu yeni odaya girdiÄ?inde ise bir an dudaklarını büzmeden edemedi. SaÄ?ına soluna dikkatle baktı.
Burası neresiydi böyle?
Odanın kenarlarına olduÄ?u gibi kilerler döÅ?enmiÅ?, köÅ?ebaÅ?larına biere geniÅ? koltuk konmuÅ?tu. Koltuklardan birinin üzerinde birisi yatıyordu. Hemen altındaki zeminde birkaç damla kan yere damlamıÅ?tı.
Murdak bir anda gözlerini kıstı. Bu olamazdı! KoltuÄ?a yatırılmıÅ?huzursuz bir Å?ekilde uykulu -ya da baygın görünen kiÅ?i bir bayandı. Hemde Night! Ona buradan gitmesini söyledikten sonra Night'ın güvenli bir Å?ekilde bu handan ve kasabadan ayrılacaÄ?ını sanıyordu oysa ki!
Murdak odanın ortasına doÄ?ru yaklaÅ?tıÄ?ında geriden gelen ve kapıyı sürgüleyerek kilitleyen adamda odaya girmiÅ?ti. Kollarını göÄ?sünün üzerinde kavuÅ?tururken deri kayıÅ?larla bezeli bilekleri öne doÄ?ru çıkmıÅ?tı, oldukça atletik bir görünümü vardı.
Aynı Å?ekilde Night'ın uzaÄ?ındaki koltuÄ?a serilmiÅ? vaziyette duran bir baÅ?kası da iki yana açılmıÅ? ellerini birleÅ?tirdi, aÄ?zı yarı açıktı ve sivri burnu öne doÄ?ru çıkmıÅ?tı. Yüzünde yarı memnun yarı karanlık bir ifade vardı. Murdak'ı gördükten sonra hafiften toparlanmıÅ? ve koltuk üzerinde dik bir pozisyon almıÅ?tı.
Murdak daha hiçbirÅ?ey söylemeden arkasındaki adam konuÅ?maya baÅ?lamıÅ?tı.
"Ä°Å?te sizi tanıyan kimse. Ä°smi Night olmalı."
Murdak koltuÄ?un üzerinde nahoÅ? yatmakta olan terlemiÅ? kıza baktı. Kız tekrar hafifçe sayıklamaya baÅ?ladı. Ses derin iniltiler halinde geliyordu.
"M...m...m...muuur...dakkk...k...k..."
Murdak'ın gerisindeki adam sesi tekrar duymanın verdiÄ?i aÅ?inalık ile kaÅ?larını hafifçe kaldırıp indirdi. Murdak'ın bu sesi duyarken verdiÄ?i tepkiyi dik bakıÅ?larla izlemekteydi.
Bu olurken hemen ilreideki diÄ?er adam önce Murdak'ın gerisindeki adama, sonra da Murdak'a ince bir bakıÅ? attı. Elini çenesinin kenarına götürüp sileleyerek oradan birÅ?eyi silermiÅ? gibi yaptı.
"Evet adı Night, Rasnikov..." dedi Murdak'a bakarken.
"Kanı bana bu ismi söyledi."
Odayı aydınlatan mumlar meÅ?um bir Å?ekilde birkaç saniyeliÄ?ine titreyedurdu, gölgeler deli gibi oynaÅ?tı...
_________________ Bu kullanıcı siteden ayrılan fakat forum düzeni açısından mesajlarının durması gereken kullanıcılar için ayrılmıÅ?tır. Kullanıcı kesinlikle yoktur. Sorumluluk ve yükümlülü
Anton uzun zamandır aradıÄ?ı bu yeri bulmuÅ?tu sonunda diyar yok oluyordu. Nedendir bilmese de burada bir Å?eyler onu buraya çekmiÅ?ti. Neredeyse diyarın var oluÅ?undan beri yaÅ?ıyordu. Ormanlarda yaÅ?ayan elf grubu çoktan her yere daÄ?ılmıÅ?tı. Bir zamanlar inandıÄ?ı tanrı Dragonfly yok olmuÅ?tu. Asıl felaketler baÅ?lamadan önce. Anton her Å?ey çökerken çocukluk yıllarında duyduÄ?u efsaneyi bulmaya gitmiÅ?ti. Arayanlara tehlikeli bedel karÅ?ılıÄ?ında bile olsa bir yolun gösterildiÄ?i han...
Anton diyarın yok olacaÄ?ı gerçeÄ?ine alıÅ?mıÅ?tı belki. Ama en azından bilinmesini istiyordu. Diyarın baÅ?ına gelenlerin aptallıÄ?ın yol açtıklarının bir Å?ekilde bilinmesini istiyordu.
Diyarı kurtarmak insanları kurtarmak hoÅ? bir hayaldi. Ama en azından diyarı bu hale getirenin ne olduÄ?unu bulmaya kararlıydı. Bir kurtuluÅ? olursa bir daha tanrıların emrinde koyunlar gibi yaÅ?amayacaktı Anton.
Hana bu düÅ?üncelerle girdi. Han uzun zaman önce terk edilmiÅ? gibiydi. Bir süre devrilmiÅ? masalara ve sandalyelere baktı. Sanki geçmiÅ?in sesini dinlemek ister gibiydi. Sonra bir sandalyeyi yavaÅ?ça kaldırdı. Ã?zerine oturdu. Biraz dinlenmeliydi.
_________________ HARBE GÄ°DEN
Harbe giden sarı saçlı çocuk! <br>Gene böyle güzel dön; <br>Dudaklarında deniz kokusu, <br>Kirpiklerinde tuz; <br>Harbe giden sarı saçlı çocuk! <br>
kadın verin banaa öldük be yok onu öldür yok bunu çal yok lonca savaÅ?ı yok dünya savaÅ?ı drow gebert mind flayer ez üf be
View next topic View previous topic
You cannot post new topics in this forum You cannot reply to topics in this forum You cannot edit your posts in this forum You cannot delete your posts in this forum You cannot vote in polls in this forum