Joined: Oct 01, 2003
Posts: 4316
Location: istanbul
Posted:
Tue Jan 09, 2007 7:37 am
Kıyamet çok Å?eyler götürmüÅ?tü Sol Lagna dan, en önemlisi de halkının yarısından fazlasını. Yerli yersiz patlayan volkanlar, depremler, düÅ?en göktaÅ?ları ve daha niceleri büyünün kontrolden çıktıÄ?ı, tanrıların yüz çevirip uzaklaÅ?tıÄ?ı zavallı Sol Lagnaböyle acımasızca hırpalamıÅ? ve halkını ana yurtlarından, varlıklarının temel noktası olan gezegenlerinden kaçmaya zorlamıÅ?tı.
Bir gezegenden kaçmak söylenildiÄ?i kadar kolay birÅ?ey deÄ?ildir, bazı kiÅ?iler kudretli büyücülerin bunu baÅ?arabileceÄ?ini idda edeceklerdir ancak o kiÅ?ilerin hesaba katmadıÄ?ı bir durumu vardı Sol Lagna'nın. O da bu dünyayı ve onun güçlerini emmek isteyen sinsi bir güç.
Bu güce karÅ?ı verilen amansızca savaÅ? diyarın kahramanlarının bir kısmının Å?anlı sonlarını hazırlamıÅ?, onları hatıralarda ölümsüzlükle Å?ereflendirmiÅ?ti ancak bu kahraman kiÅ?ilerden baÅ?aranlar da vardı.
Sinsi gücün planlarını bozmuÅ?, bu diyardan bir çıkıÅ? yolu bulabilmiÅ? olanlar isimsiz bir tanrıdan, onlara kucak açan bir ulu güçten bahsediyorlardı ama kimse bu gücün kim ya da ne olduÄ?unu tam olarak bilemiyordu.
Ancak yeni dünyaya ilk kaçmayı baÅ?aranlar bu ilahi güçten destek alanlar deÄ?il de diyardaki iblislerle anlaÅ?mayı baÅ?aranlardı. Kimlerin neleri ortaya koydukları her ne kadar muÄ?lak olsa da Sol Lagna halkı kendisi için yapılan fedakarlıkları memnuniyetle, birazda kayıtsızlıkla kabul etmiÅ?, kurtuluÅ? kapısına Å?evkle atılmıÅ?tı.
Yeni boyuta açılan kapı devasa boyutlarda bir boyut kapısı idi ve birçokları açıldıÄ?ı yerin neresi olduÄ?unu bilmedikleri halde bu kapıdan geçmek için gelmiÅ?lerdi çünkü çok az Å?ey Sol Lagna'nın kıyametinden daha acı verici ve ölümcü olabilirdi.
-Oyun oyuncu sayısı gerekli sayıya ulaÅ?tıÄ?ında baÅ?layacak ve yeni dünyanın ilk oluÅ?umlarını konu alacaktır. Sitemizin resmi oyunlarındandır ve katıldıÄ?ınız karakter deneyim puanı kazanıp seviye atlayabilir, ölebilir, birÅ?eyler bulup kaybedebilir ve bu olanların tamamı bundan sonraki oyunlarınızda etkili olacaktır.
-Karakter kaÄ?ıtlarınızı yeminer@frpworld.com adresine gönderin, en yakın zamanda oyun açılacaktır.
-Karakterinizin kısa özgeçmiÅ?ini, fiziksel özelliklerini ve karakterinizle ilgili ufak ayrıntıları buraya yazınız ki birlikte oynayacaÄ?ınız oyuncular karakterinizi bir nebze tanısın.
-Bu oyunda boyut kapısının açılmasını saÄ?layan kiÅ?i bir büyü konseyi üyesi olan Khedan Boderium'dur. Yanındaki 5 çıraÄ?ı ve ile boyut kapısının açılmasını saÄ?layacak bir ayin yapmıÅ?lardır ve bu iÅ?lemi yapmadan önce diyarda ulaÅ?abildikleri yerlere boyut kapısının açılacaÄ?ı ile ilgili haber yollamıÅ?lardır. Oyuncular boyut kapısının bir anlaÅ?ma ile açıldıÄ?ını bilmiyor çünkü Khedan konu ile ilgili herhangi bir açıklama yapmaktan kaçmaktadır. Ä°steyen gelir, isteyen kalır mantıÄ?ıdadır.
-Oyun Sol Lagna'da Khedan Boderium boyut kapısını açmadan bir gün önce baÅ?layacaktır.
-Oyunun baÅ?layacaÄ?ı yer:
Khedan Boderium bir zamanlar zengin olan Sol Lagna'nın zenginliklerinden fazlası ile faydalanan bir kırmızı cüppeli konsey büyücüsüydü. Å?imdiye kadar rahatlıkla konsey yöneticilerinden birisi olabilecek kudrette olmasına karÅ?ın konseyin yönetim iÅ?lerine karıÅ?mamıÅ?, sadece üye olmakla kalmıÅ?, diyarın lordlarına, beylerine para ile iÅ? yapması ile ün yapmıÅ?tır.
Bu iÅ?lerden kazandıÄ?ı yüksek gelir ona kendi Å?atosunu yapmaya yetecek kadar para ve de Å?öhret kazandırmıÅ?tır. Bir zamanlar evi olarak düÅ?ündüÄ?ü Å?atosu büyücülük kulesinden iyi bir atla 2 günde gicebileceÄ?iniz bir mesafe uzaklıkta, batı tarafındadır.
Khedan'ın Å?atosunu inÅ?a ettirdiÄ?i tepe geniÅ? ovanın ortasında yaklaÅ?ık 20 metre yüksekliÄ?indeki ufak bir tepenin üzerine kurulmuÅ? 15 metre yüksekliÄ?inde Å?ato ile kule arasında bir mimarisi olan taÅ?tan bir binadır. Kare Å?eklinde bir yapıdır ve her bir köÅ?esinde birer kulesi dört köÅ?eden Å?atoyu koruyor havası veriyordu ancak asıl Å?atoyu koruyan üzerine yertleÅ?tirilmiÅ? büyülerdi.
Büyü aÄ?ı dengesizleÅ?se de cisimler üzerlerindeki büyüyü daha kararlı bir Å?ekilde tutabildikleri için burası hala güvenli bir sıÄ?ınma yeri idi. Ama Sol Lagna'nın kıyameti yaklaÅ?ıyordu ve Khedan bunu görebilecek kadar bilge bir adamdı.
Ova yer yer bir adamın beline kadar gelen çayırlarla kaplıydı,nadirde olsa meyve aÄ?açları ovanın tekdüzeliÄ?ini bozuyordu. Å?atonun giriÅ?ine kadar uzanan patika bakımsızlıktan çayır çimen baÄ?lamıÅ?tı ama yine de ayırt edilebilecek kadar temizdi. Ovayı kaplayan çimen her ne kadar görüÅ?e engel olsa da düz ovada yeni gelen kimseleri görmek oldukça kolaydı.
Karakter tasviri:
Khedan 55 yaÅ?larında fakat yaÅ?ına göre dinç kalmayı baÅ?arabilmiÅ? uzun boylu bir ihtiyar, gri gözleri hala bir gencinki kadar dinç ve enerji doludur. Formunu iyi korumuÅ? ancak yılların yıpratmasına çok fazla dayanamamıÅ?tır. KırıÅ? kırıÅ? alnı ve boynu yaÅ?ını fazlası ile açıÄ?a vurmaktadır.
--------------------------------
Oyuncular Å?u anda bahsi geçen Å?atonun önüne gelmektedirler. Toplu olarak, guruplar halinde ya da bireysel bir Å?ekilde gelebilirsiniz. Ä°lk rp niz buraya kadar geliÅ?iniz, karakterinizin dıÅ? görünüÅ?ünün tasviri ve birazda onunla ilgili ayrıntı bilgileri içersin.
Oyunun baÅ?ladıÄ?ı Å?u anda diyarda akÅ?am olmak üzeredir. Oyuncularınız buraya vardıÄ?ında bu vakitler olacak.
--------------------------------
Hadi arkadaÅ?lar kolay gelsin, ilk rplerinizi siz yazdıktan sonra ben de oyuna baÅ?layacaÄ?ım. Kendi aranızda anlaÅ?arak birbirinizle karÅ?ılaÅ?abilirsiniz. Msn de tartıÅ?mak, anlaÅ?mak serbest ama bunu yoluna yordamına sokun, meta Å?eklinde görülmesin .
Meta : Oyuncunun bildiÄ?i ama karakterinin bilmesine imkan olmayan Å?eyleri karakter de biliyormuÅ? gibi oynamak. ( Yasaktır ! )
_________________ her zaman yalan söyle ki, kimse yalan söylediÄ?ini anlayamasın
güç amacın, k
Joined: Dec 24, 2005
Posts: 236
Location: Four Corner Square No:4 Old City/Silvermoon-SILVER MARCHES
Posted:
Tue Jan 09, 2007 9:49 am
Bu son tepe onu epey yormuÅ?tu. "Hayatımda bu kadar yürümedim ben" diye söylenerek son adımlarını da attı ve yokuÅ?un üstüne çıkmayı baÅ?Å?ardı.
Ardı arkasına sıralanmıÅ? küçük tepeler aslında ilk baÅ?ta okadar zorlayıcı gözükmemiÅ?ti gözüne ama her birini aÅ?ıp tekrar inmek sonra tekrar çıkmak sonra inmek ve çıkmak.... Yorgunluktan geberiyordu genç elf. Demirci bacasının içi gibi boÄ?ucu olan (ki demirci bacaları soÄ?uk günlerde iyi ısıtma olanaÄ?ı tanırdı) hava da bu eforuna hiç yardım etmiyordu doÄ?rusu.
"Ben Å?ehir çocuÄ?uyum ne iÅ?im var buralarda" diye söylenmeye devam etti. Sanki nedenini hatırlatırmıÅ? gibi tam o anda tepesindeki kızıl kara bulutlarda bir gürleme patlayı verdi. "Lütfen yaÄ?mur olmasın tanrılar yalvarırım" diye inlemeye baÅ?ladı genç elf. Tanrıların sesini duyduÄ?undanmıdır yoksa baÅ?ka nedenlerdenmidir bilinmez yaÄ?mur yaÄ?madı ama yaÄ?masını dilemesine sebep oldu.
Ã?ünkü gökten taÅ? yaÄ?ıyordu. Ä°lk taÅ?lar etrafına düÅ?meye baladıÄ?ında elf önce hayretten dona kaldı... Sonra hayreti paniÄ?e dönüÅ?tü. Bir tepenin ortasındaydı ve gökten TAÅ? yaÄ?ıyordu. Saklanıcak bir yerler baktı ama düzlükte gölgesine sıÄ?ınabileceÄ?i en ufak bir nesne gözükmüyordu.
Ä°leride bir aÄ?açlık vardı ama... Birden baÅ?ında bir acı hissetti. "Ahgg" diye çıÄ?lıÄ?ı bası verdi baına düÅ?en taÅ?la elini kanıyomu diye baÅ?ına götürdüÄ?ünde acı bir anda kayboldu. Bir Å?eyler yanlıÅ?tı ama... Sonra ata baktı... -Zavalllı maÄ?rur savaÅ? atını yük katırı gibi yüklemiÅ? bunu yaptıktan sonra piÅ?manlık duyup ata kendi binmemiÅ?ti-.
Atın baÅ?ına sırtına taÅ?lar isabet ediyordu ama hayvan sanki sinek kovalıyor gibi kuyruÄ?uyla taÅ?ları kovuyordu sanki.
BaÅ?ına bir ta daha çarptı ama bu sefer hiç acımamıÅ?tı. DüÅ?en taÅ?a bakınca sabun kalıbı kadar biÅ?ey olduÄ?unu görüp meraklandı. TaÅ?ı yerden kaldırınca iÅ?te o zaman tüm soruları cevaplanmıÅ? oldu. Elinde tuttuÄ?u ta tüy kadar hafif ve sünger gibi içi boÅ?tu
Aslında hocası bunun gibi biÅ?eyden bahsetmiÅ?ti ama...ne demiÅ?ti... Sakallı yaÅ?lı savaÅ? büyücüsünün sözlerini düÅ?ündü. "BaÄ?zen alev daÄ?ları göÄ?e doÄ?ru taÅ? fırlatır. Bu taÅ?lar baÄ?zen alevli dev kayalar olurlar ve düÅ?tükleri yerde hiçbir sava makinesinin yıkamadıÄ?ı surları yerle bir ederler. ama bazen alev daÄ?ları bizimle dalga geçer ve sünger taÅ?ı fırlatır. Ama iÅ?in ilginci bu taÅ?lar yakınlarda alev daÄ?ının patlamasından ölecek olanların son banyolarında kullanamayacakları kadar uzaÄ?a gider"
Daha bu düüncelerin akıı bitmemiÅ?ken ta yaÄ?muru geldiÄ?i kadar hızlı bir ekilde ortadan kayboldu ve yerini elfin daha alıık olduÄ?u bir doÄ?a olayına bıraktı. Gök yüzünden kül yaÄ?ıyordu...
Elf gözlerini kapattı.Daha önceki kül yaÄ?murlarında da kullandıÄ?ı le gibi paçavrasını alıp yüzüne taktı. Atın boynundaki yem kesesinden bozma maskeyi atın yüzüne yerleÅ?tirdi. Ve söylene söylene yoluna devam etti...
----
AkÅ?am oluyordu. Garip bulutlar biraz gerisinde ondan ayrılmıÅ? Å?aÅ?ırtacak ve korkutacak yeni insanlar bulmak için güneye doÄ?ru yollarına devam etmiÅ?ti. Ã?nündeki tepeyi de aÅ?tı kül ve pislik içindeki elf. Uzun zaman önce tepelerin bitmesini ümit etmekten vazgeçmiÅ?ti ama bu sefer onu Å?aÅ?ırtan bir Å?ey yaptı eski düÅ?manı toprak yıÄ?ınları ve bittiler.
Elf etrafına baktıÄ?ında karısında koca ve bomboÅ? bir ova vardı aslında pek boÅ? olmasa da geçtiÄ?i araziye kıyasla oldukça boÅ?tu. Bir kaç aÄ?aç ve ilerideki... "Ahh Corellon Baba sana Å?ükürler" BÄ°R Å?ATO...
Sonunda baardıÄ?ına inanamıyordu ama baarmıÅ?tı onca yolu aÅ?mıÅ? haritasız (zaten harita okumayı okadar iyi bilmezdi) ve kılavuzsuz aÅ?mayı baÅ?armıÅ?tı. Sevinçten zıplarken bir anda kendini bir kül bulutunun içinde buldu. Sevgili savaÅ?a hazır yoldaÅ?ı ise mavi saçlı elfin sıçramalarını savaÅ?ın arifesi gibi algılamıÅ? olacak ki kulaklarını dikleÅ?tirip silkelenmiÅ?Å?ti. Ä°Å?te tüm bunlar üstlerine yapıÅ?mıÅ? incecik külü havalandırınca bir anda elf ve savaÅ? atı bir kül yumaÄ?ına dönüÅ?Å?müÅ?tü..
Ã?ksürüp tıksırır yaarmıÅ? gözlerini yıkamak için eyer çantalarında matara ararken (ki yol boyonca bir ton matara bulmuÅ? hepsini çantaya atmıÅ? ve buraya kadarki uzun yolda bu mataralar onun ve atın hayatını kurtarmıÅ?Å?tı) bir Å?ey farketti. Berbat görünüyor olmalıydı. Bir fikir almak için ata bakınca "sanırım yıkanmalıyız dostum" deyiverdi sanki at onu anlarmıÅ? gibi bir kere daha silkindi.
Bir bakıma Å?anslıydılar çünkü kül yaÄ?murları ve çamuk akıntıları bu taraflara daha uÄ?ramamıÅ? gibi gözüküyordu. Ä°leride ufak bir prıltı görünce o tarafa doÄ?ru ilerlemeye karar verdi.
"Ve iÅ?te bingo. Tanrılardan baka birÅ?ey isteseydim keÅ?ke. Ã?rneÄ?in uçan bir kale yada alev daÄ?ları için büyücene bir tıpa falan"
Güzel küçük ve mucizevi bir Å?ekilde temiz bir dere tam önünde duruyordu. Sanki uzun zamandır ilk kez su görüyormuÅ? gibi giysileriyle suya dalı verdi elf. Buz gibi ve serinletici su bir anda derisiyle temas edip ho oyunlar eyledi ona. En derin yerinde dizine kadar suda yarım saat debelenip bir kalıp sabunla hem kendini hem atını hemde giysilerini yıkadı ve çantaya koymadan önce biraz kuruması için bir armut aÄ?acına astı. Asarken 3-4 armut koparmayı da ihmal etmedi. Bir armutu aÄ?zına atarken geri kalanları eliyla ata yedirdi.
Sonra yeni giysiler bulmak için çantasını karıÅ?tırmaya baÅ?ladı. Å?ansına 2 kasaba önce tüm felaket ve hava koÅ?uluna dayanmıÅ? bir terzi bulmu ve beÄ?endiÄ?i tüm giysileri çantaya atmıtı ki aralarında inanılmaz kaliteli ipek gömlek ve siyah deri pantololu bir takım da vardı. GömleÄ?i giyip pantolonu çekti. Ve uzun kollu siyah ceylan derisi kaponlu bir pelerin de vardı. KapÅ?onu çıkarttıp çantaya geri attı. Atarken 'eÄ?er büyü malzemem biterse bunu kullanabilirim' diye geçiriyordu içinden
Suda son kez kendine baktı kılıcını ve yayını taktı malzemelerini kontrol etti ve Å?atoya doÄ?ru yola devam etti.
_________________ Bir kiÅ?inin ölümü bir trajedi, bir milyon insanın ölümü ise bir istatistiktir.
Joseph Stalin
Joined: Aug 31, 2006
Posts: 2004
Location: Midkemia, portal/istanbul
Posted:
Tue Jan 09, 2007 11:41 am
Sarı uzun saclarini arkasinda toplarken, çenesini kaldirip ufukta görünen manzaraya bakti. Birkac metre yükselen Tepenin zirvesinde, burçlara sahip kuleler görünüyordu.
Sessizce ilerleyerek, güneÅ? batmadan Å?ato'nun koruyucu bölgesine ulaÅ?mak istiyordu. Keskin ve güzel gözlere sahip Susy, daha aÅ?masi gereken yolu hesaplarken gökyüzünden, birkaç kartalin av arayan çiÄ?liklarini duydu. Bu aÄ?açlik araziyi aÅ?tiktan sonra, sadece birkaç aÄ?acin bulunduÄ?u uzun menzili hesapladi. Atinin yularini gevÅ?etti ve ilerlemeye baÅ?ladı. Ardi sira takip eden atin rengi pamuk beyaziydi. Atini Pegasus diye cagiriyordu, onu özel seçmiÅ?ti, hoÅ?lanıyordu. Acele etmeye gerek görmedi, aradaki mesafeyi güneÅ? batmadan bir saat önce ulaÅ?acaÄ?ını hesapladigindan dolayi yürürken doÄ?ayi inceliyordu. Sessizlik içindeydi, bastigi yaprak ve dallar onu daha derin bir kaynaga götürüyordu. Hafifce zihnini serbest birakti.
Gülümseyerek ilerlemeye devam ediyordu. Pembe elbisesi belini sararak kivriliyor, beden hatlarini aciga vuruyordu. YeÅ?il pelerininin üzerinde, omuzlarina dökülen sarı saçlari muhtesemdi.
Susy, beline kadar yükselen çimlerin arasinda yürürken, dikkatlice elindeki asasini kullanarak yolunu kontrol etti. Uzun mesafe Å?imdiden yarilanmisti, topragin zengin kokusunu içine çekerek yol aldi.
Joined: Nov 14, 2006
Posts: 28
Location: bartın
Posted:
Tue Jan 09, 2007 12:10 pm
Ä°yilik,adalet ve barıÅ? adına diyar diyar gezen Elbetri yine uzun bir yoldaydı.Bu orman yolculuÄ?u onu gerçekten çok yormuÅ?tu.Ama hemen hemen beline kadar yükselen çimlerin arasında yürümek ona huzur veriyordu.Sonunda kule görünmüÅ?tü.Elbetri her yolcuÄ?ulu sonunda ona bir kaza göstermeden gideceÄ?i yere götüren tanrısına dua ederdi ve yine tanrısına dua etti.
Artık rahattı gideceÄ?i yere varmak üzereydi.Adımlarını yavaÅ?lattı.Bir taraftan onu ne gibi maceraların beklediÄ?ini düÅ?ünüyordu.Ama ne olusa olsun yine iyiliÄ?in kazanacaÄ?ına emindi..
Gün kararıyordu.Elliot daha bu olaÄ?andıÅ?ı olaylara anlam veremezken kendisini bir yolculuÄ?un içinde buldu.
Nereye gideceÄ?ini bilmeden amaçsız bir halde batıya yönelmiÅ?di.Hava kararmadan konaklıyacak güvenli bir yer bulmak zorundaydı.Artık ormanından çok çok uzaktaydı kendini yeÅ?il bir ovanın tam ortasında buldu.Yanlızlık hisseden Elliot yolculuÄ?un vermiÅ? olduÄ?u yorgunlukla beraber bir aÄ?aç altına oturdu.Sırt çantasını yanına koydu.Omzunda asılı duran yayı ise çantasına yasladı.Belinde kemere sıkıÅ?tırılmıÅ? sadak ve kıllıçları onlaırn yanına güzelce serdi.YürüyüÅ? onu susatmıÅ?tı sırt çantasından matarsını aldı.Bir yandan Tutumlu bir Å?ekilde su içmeye çalıÅ?ıyor diÄ?er yandan çantasındaki malzemeleri kontrol ediyordu."KeÅ?ke yanıma daha fazla yiyecek alsaydım" diyerek bir iç geçirdi.
Elliot biraz soluklandıktan sonra gökyüzüne baktı hava iyice kararıyordu güneÅ? batmıÅ? son ıÅ?ıkları havayı garip bir renge bürümüÅ?tü."Bu kadar dinlenmek yeter" dedi kendi kendine. Sırt çantasını yerden aldı, yayını eline aldı ve kılıçları ve sadaÄ?ını kemerinin yanlarına sıkıÅ?tırdı.Son birkez etrafına bakındı."Evet, hadi devam" dedi.GüneÅ?in battıÄ?ı yöne batıya devam etti.
Kendi kendine tempo tutarak yolculuÄ?u hava kararıncaya kadar devam etti."Ehh...GörünüÅ?e göre bu gece ovada konaklanacak" dedi kendi kendine acı acı gülerek.Bir yandan otlara bakıyor diÄ?er yandan söylenerek etrafına bakıyordu."E bari bir aÄ?aç altı olsaydı" dedi.Son bir kez akÅ?amın karanlıÄ?ında ovaya baktı.Gözleri uzakta bir ıÅ?ıÄ?a takıldı.O tarafa doÄ?ru yöneldi.IÅ?ık gittikçe büyüyor Å?ekilleniyor, sanki bir kule biçimini alıyordu.Elliot bir umutla adımlarını hızlandırdı hatta koÅ?maya baÅ?lamıÅ?tı.AkÅ?amın karanlıÄ?ında yüzünde anlamsız bir sırıtma ile ilerideki Å?atoya doÄ?ru ilerliyordu.
Å?atonun yakınına geldiÄ?inde buradaki tek yolcunun kendisi olmadıÄ?ını gördü.
Edmond yorgun argın ovadan geçti.Uykusu vardı, akÅ?am serinliÄ?i uykusunu biraz olsun açsa da yine de uyku geçmiyordu.Ve.. Edmond tepenin üzerindeki Å?atoyu gördü.Ancak oraya gidebileceÄ?ine bile emin deÄ?ildi.Ã?ünkü gök bile korkuyordu artık.Belki yarılırım diye.
Edmond bir büyücü olmasına karÅ?ın çoÄ?u büyücüyü sevmezdi.Ã?ünkü o hep sahtekar büyücüler görmüÅ?tü.Edmond baÅ?ından beri büyücülüÄ?ün iyi bir meslek olduÄ?unu bildiÄ?i için bunu seçmiÅ?ti zaten.Aslında bu kıyametin sebebi de kesinlikle büyücüler diye düÅ?ünüyordu Edmond.Ardından etrafına baktıÄ?ında kendisinden baÅ?ka 3-4 kiÅ?inin daha burda olduÄ?unu farketti.Büyük ihtimalle hepsi aynı amacı taÅ?ıyordu.Ä°yilik...
TapınaÄ?ın verdiÄ?i görevle yola çıkmıÅ?tı Raphael..Günahlarını temizlemek için verilmiÅ?ti ona bu görev..Hatırlamak istemediÄ?i,unutulması gereken günahların....
Uzun sayılabilecek bir yolculuktu bu..YolculuÄ?a çıktıÄ?ından beri de uyuyamamıÅ?tı,ancak bazen atının üstünde gözlerinin kapanmasına engel olamıyıp kendinden geçiyordu.....Yinede her defasında kendini çabuk bir Å?ekilde toparlamayı baÅ?armıÅ?tı..
Ancak engebeli arazilere geldiÄ?inde zaten yorgun olan atının daha fazla dayanamayacaÄ?ını anladıÄ?ında atından indi ve yaya olarak devam etti yolculuÄ?una..
Joined: Dec 29, 2006
Posts: 229
Location: khalkedon
Posted:
Wed Jan 10, 2007 5:24 am
Babasının verdiÄ?i büyülü yüzüklerden sonuncusunu da kullanmıÅ?tı shuriak.Ama yine de yürümesi gereken çok yol olduÄ?unu biliyordu.Bu teleport yüzükleri tek kullanımlıktı ve kullanıldıktan sonra toza dönüÅ?üyordu.Kıyamet senrayolarından haberi yoktu.Yalnızca uth masar Å?ehrindeki birkaç drow bunu biliyordu ve kimseyi inandıramamıÅ?lardı ama o biliyordu çünkü ona söylemiÅ?lerdi o bir drow deyildi ve babasının izini seçmemeliydi...Kendini anılarından uzaklaÅ?tırdı ve yüzüÄ?ü parmaÄ?ına takıp,bilincini yitirmeden önceki son düÅ?üncesini geçirdi aklından,''kaçmalıydı hemde hemen'' Å?ehri yıkılmıÅ?tı,gerçi bu umrunda olmasa bile annesi için üzülmüÅ?tü.Sonra bilge büyücü heizar`ın sözlerini hatırlattı kendi kendine; aklında gitmek istediÄ?i yeri,çorak toprakların ardındaki bozkırları ve kale-Å?ato arasında bir yapıyı zihninde canlandırdı.Birden etrafındaki herÅ?ey parladı ve karardı,Å?imdi hiç bir Å?ey göremiyordu,kafasını eÄ?di...
Kafasını kaldırdıÄ?ında çorak bir arazi ve ardındaki ovaları gördü.Bir süre neden burada olduÄ?unu hatırlamak için zorladı kendini.KullandıÄ?ı tılsımlı yüzükler eÄ?er kullanan bir büyücü deyilse kullanan kiÅ?ide sersemliÄ?e yol açardı.Sonra arkasındaki daÄ?ları ve bu daÄ?ları yırtmak istercesine göÄ?ü kasıp kavuran kızıl ateÅ?in yansımalarını gördü bulutlarda.Sanki tanrılar savaÅ?mıÅ? gibi gökyüzü kan gibi bir renkteydi.
Ve bir anda hatırladı shuriak nerede olduÄ?unu kararlı adımlarla tepeyi tırmanmaya baÅ?ladı.
son birkez baktı ardına,kızıl göÄ?e, ve sonra koÅ?arak tepeden indi, Å?atoya doÄ?ru gitmekteydi ve orada toplanmıÅ? yüzlerce insanı gördü ve doÄ?usuna baktı,bazılarının girmesine izin vermiyordu belli ki görünmez bir duvar, peki ona neden izin vermiÅ?lerdi?
_________________ ''Nindyn vel'uss kyorl ninta ratha, thalra elghinn dal l' alust...''
Kimler ki arkasını kollar, ölüm onları önden bulur...
Joined: Oct 01, 2003
Posts: 4316
Location: istanbul
Posted:
Thu Jan 11, 2007 6:47 am
Khedan Å?atonun taht odası gibi düzenlediÄ?i ana salonunda geniÅ? ahÅ?ap bir masanın baÅ?ına oturmuÅ? baÅ?ını ellerinin arasına almıÅ? derin düÅ?üncelere dalmıÅ? bir Å?ekilde oturuyordu.
Hala bu anlaÅ?mayı yaptıÄ?ı için iyi mi kötü mü ettiÄ?ini bilmiyordu ama artık geri dönülmez bir yoldaydı. Arada sırada masanın baÅ?ından kalkıp dıÅ?arıdan görülmemesi için ustaca gizlenmiÅ?, büyülerle desteklenmiÅ? camdan yavaÅ? yavaÅ? ama kararlı bir Å?ekilde Å?atonun çevresine toplanan kalabalıÄ?a bakıyordu.
"Zavallılar, hepsi de bana güveniyor " dedi kendi kendine. Bunu derken hafif bir böbürlenme ve korku içini kaplamıÅ?tı. Bu insanlara neler olacaÄ?ından korktuÄ?unu düÅ?ünmek isterdi ama asıl korkusu kendisi içindi. Zor bir zamanda, büyünün tüm dengesini yitirdiÄ?i bu durumda böylesine güçlü bir büyüyü denemek bile sersemlikti ama ona garanti vermiÅ?ti. Kim, ne sorularını deÄ?il sormak, aklının bile ucundan geçirmek istemiyordu ama bu sorular için için kemiriyordu Khedan 'ı.
Aletralis temizlenip üzerini deÄ?iÅ?tirdikten sonra Å?atoya doÄ?ru yol almaya devam etti. Ã?evreden birçok insanın burada toplanmasına Å?aÅ?mamak gerekirdi, herkes kaçacak delik arıyordu çünkü.
Etrafına bakındıÄ?ında gelen kiÅ?iler arasında zengin görünümlü, deneyimli savaÅ?çıların ve büyücülerin çok da fazla olmadıÄ?ını fark etti. Tek tük fakir halk arasında dolaÅ?an iyi giyimli adam ve kadınlar ya da zırhlanmıÅ? savaÅ?çılar görüyordu.
Bazı kiÅ?iler çoluk çocuk herkesi toplamıÅ?, kocaman at arabalarını dizmiÅ? de gelmiÅ?ti. Adeta çingene konvoyları gibi yanyana dizilmiÅ? 4 at arabası Å?atonun önündeki geniÅ? arazide direk dikkat çekiyordu.
Ä°nsanlar ortada dolaÅ?ıyor, birbirlerine sorular soruyor, endiÅ?eli baÅ?ıklarla Å?atodan gelecek bir hareket bekliyorlardı.
AkÅ?am saatleri yaklaÅ?tıÄ?ında Å?ato çevresinde toplanan insan sayısı 100- 150 kiÅ?iyi buluyordu ki bunların arasında ihtiyar ve çocuklar da vardı. Gündüz insanlar çevreye daÄ?ılmıÅ?tı ama akÅ?am saatleri yaklaÅ?ıp da soÄ?uk bastırınca karavanlar çevresinde yoÄ?unlaÅ?mıÅ?lar, guruplar halinde oturup yer yer ateÅ? yakmıÅ?lardı.
Joined: Dec 24, 2005
Posts: 236
Location: Four Corner Square No:4 Old City/Silvermoon-SILVER MARCHES
Posted:
Thu Jan 11, 2007 7:39 am
Acı acı manzarayı izliyordu genç mavi saçlı elf. Etafına bakındıkça kimsenin kendisi kadar temiz görünmediÄ?ini farkedip biraz da mahçup göründü. Kimsenin dikkatini çekmeden bir kenara çekilmek istiyordu ama merak da ediyordu.
Bütün bu insanlar... yeni ve bilinmedik bir dünyaya gidiyorduk ne tür tahlikeler ya da düÅ?manlarla karÅ?ılaÅ?acaktık Corellon bilir. Bırak kılıç kullanmayı... yarısı büyük ihtimalle Å?ehirden bile çıkmamıÅ?tı. Bir de iÅ?in diÄ?er tarafı vardı ki burada kalırlarsa ölecekleri kesin gibi görünüyordu.
Atının otlayabileceÄ?i ve oturabileceÄ?i uygun bir yer ararken sesli Å?ekilde "Ä°ki ucu boklu deÄ?nek" deyiverdi. Dibindeki kütüÄ?ü gözüne kestirip atın seÄ?risinden kaliteli bir Å?iÅ?e Å?arap çıkardı ve içmeye baÅ?ladı. Tabi eski dostunu da unutmuÅ? deÄ?ildi. BildiÄ?iniz gibi atlarda susardı...
_________________ Bir kiÅ?inin ölümü bir trajedi, bir milyon insanın ölümü ise bir istatistiktir.
Joseph Stalin
Joined: Aug 31, 2006
Posts: 2004
Location: Midkemia, portal/istanbul
Posted:
Thu Jan 11, 2007 9:59 am
Susy , aksamin karanlik örtüsünün altinda yolunu almisti. Toplanan insanlari gördü, gruplara bölünüp ayrildiklarini ve konaklamak için harekete geçmelerini izlemiÅ?ti.
Å?imdi, karanligin içinde parlayan cok sayida ateÅ? görüyordu, sertçe esen rüzgarlara zorlukla dayanan alevler sallanıyordu.
Serin rüzgar, sertçe pelerini çekiÅ?tirdi. Gökyüzüne bakti, bulutlar arada sirada beliren Ay'i gözlerden gizliyordu. Karanlik bulutlardan ve gökgürültüsünden hoÅ?lanıyordu, etrafini saran kalabaliktan ileriye bakti. Herkes buraya gelmiÅ?ti, son çare olarak, büyünün sapıtmaya baÅ?ladıÄ?ı bugünlerde cagri umut isigi gibi parlamisti. Susy de, onlardan biriydi.
Elliot hayatında ilk defa bu derece kalabalık görüyordu.Gerçi bu ömrünü ormanlarda geçiren biri için Å?aÅ?ılmaz birÅ?eydi.Etrafına baktı, herkes bir umut Å?atoya bakıyordu.Ã?oÄ?u yoksul köylülerdi.Ailesini, eÅ?yalarını, varını yoÄ?unu herÅ?eyini toplayıp son çare olarak gelmiÅ?leri.İçinde biraz acıma duygusu belirdi.
Yorgunluk...Bunca yolculuktan sonra iyice yorulmuÅ? bacakları isyan eder hale gelmiÅ?ti Elliot'un.Daha tenha bir yere çekildi.Bu kalabalıkta eÅ?yalarının çalınmasından korkuyordu.Yere dizlerinin üstüne oturdu bir yandan insanlara bakıyor diÄ?er yandan Å?atoda göz gezdiriyordu.AcıkmıÅ?tı.Ã?antasından istemeyerekte olsa biraz yemek çıkardı bir köÅ?ede sessiz sakin yemeÄ?e koyuldu.
Raphael kalabalıÄ?ın içinde gözlerini gezdirdi..Ä°nsanların çaresizliÄ?i ve korkuları gözlerinden okunabiliyordu..Raphael hilal Å?eklindeki kampın içinde sakin bir yer buldu kendine ve atına..GöÄ?üs zırhını üstünden çıkardı,kılıcını da baÅ?ının köÅ?esine bıraktı.Kamp ateÅ?inin yanına oturdu..Etrafındaki kiÅ?ilere baÅ?ıyla bir selam verdikten sonra çantasından çıkarttıÄ?ı birkaç dilim ekmek ve peyniri yedi..Gözleri açık kalmaya daha fazla dayanamayacaktı..Pelerinine iyice sarıldı..UykusuzluÄ?unun acısını çıkarmaya niyetliydi..
Edmond gülümseyerek çevresine baktı, demek herkeste bir umut vardı.Eh, millet can derdinden gelmiÅ?ti aslında, kimse umutla ilgilenmiyordu.YaÅ?amak, iÅ?te herkesin amacı buydu.Edmond ne yapacaÄ?ını bilmiyordu.Gerçi bu normaldi çünkü Edmond yapacaÄ?ı iÅ?i düÅ?ünüp yapmazdı pek, yaptıktan sonra düÅ?ünürdü ki bu ona bazen yarar bazen zarar verirdi.Mesela, ani bir olay karÅ?ısında direk büyüyü yapardı ki bu ona vakit kazandırırdı.Ancak bazen çok da kötü olabilirdi bu.Yani yaptıktan sonra çok kez de piÅ?man olduÄ?u da olmuÅ?tu.Ancak bu kez öyle olmayacaktı.Hayatında belki ilk kez geniÅ? kapsamlı güzel bir Å?ey yapacaktı.Bu onun belki canına mâl olacaktı ama yine de vazgeçmeyecekti.Edmond atına bir ıslık çaldı ve at diÄ?erlerinin yanına doÄ?ru ilerlemeye baÅ?ladı.Edmond bir gruba yaklaÅ?arak *Selam* diye baÄ?ırdı
_________________ I always knew I was a star And now, the rest of the world seems to agree with me.
The reason we're successful, darling? My overall charisma, of course.
I never thought of myself as the leader. The most important person, perhaps.
Cody Diyarda gezen gezgin bir savaÅ?cı,amacı diyarı gezip görmekti bir cok Å?ey gördüÄ?ünü sanıyordu ama daha bir çok Å?eyi görmemiÅ?,yaÅ?amıÅ?tı Ama hayata kalmaya ve bu acımasız dünyada yaÅ?amaya yetecek kadar. deneyimli ve iyi bir savaÅ?cı idi.
AÄ?ır tam levha zırhı ile atınını üstünde ilerleken yolun onu nereye götürdÄ?ünü bilmiyordu ama bu aralar.bu diyar kaos ve karıÅ?ıklık içinde olduÄ?unu bilecek kadar. bir kaç Å?ey görmüÅ?tü.
Gözleri bir kalabalıÄ?a takıldı. Ä°nsanlar ,bir Å?atonun önünde toplanmıÅ? bir Å?eyler bekliyorlardı.araların konuÅ?uyor ve etrafta uÄ?ultu cıkartıyordu.Å?atoya doÄ?ru atının üstünde ilerliyor. Miferinin içinden,insanlara bakıyordu. Bir süre Sonra artık kalabalık geçit vermiyordu atla geçmesine atın dan indi eÄ?erini tutu.
Beklemeye baÅ?ladı.
_________________ Ã?LÃ?M NEREDEN VE NASÄ°L GELÄ°RSE GELSÄ°N!!! Savas NaÄ?ralarmız kulakdan kulaga yayilacaksa ve silahlarimiz elden ele gececekse ve baskalari silah sesleriyle,savas ve zafer narâlariyla cenazelerimize agit yakacaksa Ã?LÃ?M HOS GELDÄ° SEF
View next topic View previous topic
You cannot post new topics in this forum You cannot reply to topics in this forum You cannot edit your posts in this forum You cannot delete your posts in this forum You cannot vote in polls in this forum