"ışte bitti artık yepyeni oldu.Haftaya görüşürüz Çmer."
"Eline sağlık doktor bey." dedi genç adam.Henüz 18 yaşında olmasına rağmen pek çok kez diş fakültesine yolu düşmüştü.3 dolgunun birincisi bitmişti.Gelecek hafta tekrar gelmesi gerekiyordu.Randevu almak için sekreterin odasına doğru yürümeye başladı.Doktor dolgusunu yaparken sekreterden yakınıyordu.Bu gün izin almiş sekreter ve öğrencilerden birine sekreterlik yaptirmak zorunda kalmiş.Bütün bunlar genç adamı zerre kadar ilgilendirmiyordu.Ama ağzında iki tane el varken bu konuşmaları dinlemekten daha iyi bir iş bulamamıştı.Canı iyice sıkılmıştı artık ve tek istediği otobüsle eve gidip kendini yatağa atmaktı.Sekreterin masasına gittiğinde masanın boş olduğunu gördü.İçinden bir küfür savurdu.Sinirleri alt üst olmuştu.Bugün eve hiç gidemeyeceğini düşünmeye başlamıştı.Masanın etrafındaki sandalyelerden birine oturdu ve beklemeye başladı.Bir kaç dakika sonra bir bayan hızlı adımlarla içeri girdi ve özür diledi.1.65-1.70 arası güzel sayılabilecek bir bayandı.Siyah uzun çizme ve siyah mini etek giymişti.Ve beyaz doktor önlüğüyle birlikte çok çok güzel görünüyordu.Çmer genç kızı görünce ne için sinirlendiğini ve eve gitmekle ilgili tüm hayallerini unutmuştu.Genç kız masanın arkasına geçip sandalyeye oturdu.Doktorun randevu defterini açtıktan sonra sordu.
"Ne zaman geleceksiniz?"
"Bir hafta sonra"
"Hangi saatte gelebilirsiniz?"
"3-4 arası"
"O zaman haftaya pazartesi saat 3'te." dedikten sonra bir kağıt parçası alıp randevu tarihini yazmaya başladı.Genç kız yazmayı bitirirken Çmer "Kağıdın arkasına adını ve telefon numaranı yazabilir misin?" diye sordu.
_________________ Neden insanlar bu kadar acımasız ?<br>Neden dostum düÅ?manımdan farksız ?<br>Neden kaybedilince deÄ?erler anlaÅ?ılır ?<br>Neden güçlü hep duygularla oynaÅ?ır?<br>
Çmer fakülteden çıktığında sevnçten uçuyordu. Sokakta sevincinden çocuklar gibi koşmamak için kendini tutarak yürümeye başladı. Güzel sekreter kağıdın arkasına ismini ve numarasını ince el yazısıyla yazmıştı: Filiz - 0535....
Çmer numarayı hatırlamıyordu. Kontrol etmek için kağıdı cebinden çıkardı. Kağıdı okumak için başını eğmişti ki, önünden gelen sert bir darbeyle yere düştü.
"Çnüne baksana a.....a koduum!" dedi onu yere düşüren 1.90'lık ogre tipli adam. Çmer ise yerden kalkmaya çalışıyordu. Adam bu sefer başka birisine dönerek konuştu.
"Samet, gel la şu hıyarı bi dövelim!"
"S....r et lan, uğraşamam şimdi. Hadi gidiyom ben gelceksen gel.", dedi Samet. Ogre tipli adam da Sametin peşinden uzaklaştı.
Çmer içinden küfrederek ayağa kalktı ve kağıdın elinde olmadığını gördü.
"Kağıt! Hass....r kağıt nerde?"
Kağıdı yerlerde ne kadar aradıysa da bulamadı.
"Sakin ol, Çmer. şimdi numarayı hatırlaman gerekiyor. 0535.... üç yüz... yok, dört yüz olması lazım. dört yüz... lanet olsun hatırlayamıyorum!"
Çmer eve doğru yürümeye başladı. Neyse ki sekreteri pazartesi bir daha görecekti. Ama eğer kız ona niye aramadığını sorarsa ne diyecekti? "Kağıdı kaybettim" çok ezik bir cümle olmaz mıydı? "Neyse buna da bir çare düşünürüz." diye düşündü. Ama o anda hafızası ona bir darbe daha indirdi.
Kızın aslında doktorun bir öğrencisi olduğunu ve bir günlüğüne sekreterlik yaptığını hatırladı.
Ne olursa olsun bir çaresini bulmalıydı. Böyle güzellikteki bir kız kendisine telefon numarasını vermişken o nasıl kaybederdi. Kendi kendine söyleniyor, birşeyler bulma çabasıyla evin içinde dolaşıp duruyordu. Birden aklına:
'' Acaba doktora sorsam o bana söyler mi kim olduğunu? Sonra kızı buluncada özür dilerim.''
diye bir fikir geldiysede bunu doktora söylemenin abes kaçıcağını düşündü.Ama o kız için herşeyi yapabilirdi. Ertesi gün tekrar doktorun bulunduğu yere gitti. Eski sekreter gelmişti bile. Halbuki o yoldo belki birşeyler olur yine o kız gelir diye düşünmüş ve ne hayaller kurmuştu ama nafile. İşte eski sekreter tam karşısındaydı. O anda gidip sekreteri gırtlaklaak istiyordu. Sekreterin yanına gitti ve doktor beyin müsayit olup olmadığını sordu. Sekreter:
''RAndevunuz varmı?'' diye sordu Çmer'e.Çmer bir an kızı öldürmek istesede kendine hakim olup:
'' Yok '' dedi. Sekreter:
''Bir dakika kendisine sormam lazım'' dedi ve doktorun odasına girdi. Çmer'in sinirleri iyice gerilmeye başlamıştı. Onun için dakikalar saatler gibi geçiyordu ve çok sinirliydi. Sekreteri gördükçede sinirleri iyice bozulmaya başlamıştı. Sekreter içeriden çıktı ve topuklu ayakkabılarının sesini bilerek yüksek çıkarmaya çalışır gibi ses çıkartarak Çmer'e doğru yaklaştı ve:
'' Doktor bey sizi bekliyor. Buyrun.'' dedi. Çmer daha fazla kendine hakim olamayacağını anladı ve hemen ordan uzaklaşmak üzere doktorun odasına doğru yürümeye başladı. Doktorun odasının kapısına yaklaştıkça dahada heyecanlanıyordu ve ne yapacağını bilemiyordu. Sanki onu kapının arkasında bekleyen doktor değil Azraildi.
_________________ Thanks Mario but The princess is in another castle!!
Çmer kapıyı açtı ve içeri girdi. Doktor masasında oturuyordu. İncelediği diş röntgenini daha iyi görmek için havaya kaldırınca yaşlı yüzü göründü. Pekte azraile benzemiyordu. Hatta sevimli bile denilebilirdi.
"Selam doktor."
Doktor elindeki röntgeni indirip yaşlı gözleriyle Çmer'e baktı. "Hoş geldin. Gel otur şöyle." diyerek masasının önünde duran sandalyeleri işaret etti. Çmer sandalyelerden birine oturdu. Doktor sıkıntılı bir şekilde Çmer'e doğru eğilip kısık bir sesle "Lanet sekreter. Topuklu ayakkabı giymemesini bin kere söylememe rağmen hergün topuklu giyiyor. Bütün gün tak tak tak dolaşıyor. Sanki yerde değil kafamda dolaşıyor." dedi.
Çmer de sesini alçaltarak cevap verdi.
"Doktor böyle sessizce konuştuğumuza göre ondan korkuyor olmalısın."
"Elbette korkuyorum." Gözleriyle köşedeki dolapta dosyalarla uğraşan yüz kiloluk sekreteri işaret ederek devam etti.
"O iri, hatta çok iri bir kadın bense yaşlı bir adamım. Sence avantaj kimde?" Bu lafın üzerine sessizce gülüştüler.
"Doktor sekreterden söz açılmışken, senin dünki sekreter varya onu nasıl bulabilirim?"
Doktor kafasıyla köşeyi gösterdi. Çmer heyecanla o tarafa döndü. Ama hayalleri yüz kiloluk bir dev tarafından katledildi. Mutsuz gözleri doktora döndü. Doktorun yüzünde kocaman bir gülümseme vardı. O anda bir yumrukla suratını kana bulamayı düşündü. İşte o zaman gülünecek bir şey olurdu. Derin bir nefes aldı.
"Doktor beni iyi dinle. Dün buradaydım değil mi?"
"Evet. Alttan altı numaralı dişe dolgu yaptık."
"Tamam. Dün burada mini etekli esmer bir sekreter vardı."
"Her zaman anlattığın gibi bir sekreter isterdim. Ama hayat her istediğini vermiyor."
Çmer bu şakayı görmezden gelerek devam etti.
"Hadi ama doktor! Onun sana bir günlüğüne yardım eden bir öğrencin olduğunu sen söyledin."
"Bilemiyorum evlat. Anlattığın gibi bir şeyler hatırlamıyorum. Yaşlı olabilirim ama henüz bunamadım. İyi misin?"
Çmer her ne kadar Doktorun şaka yaptığına inanmak istesede sesinden ciddi olduğu anlaşılıyordu. Ayağa kalkıp kapıya doğru ilerledi.. "İyiyim doktor. Sonra görüşürüz.
_________________ Neden insanlar bu kadar acımasız ?<br>Neden dostum düÅ?manımdan farksız ?<br>Neden kaybedilince deÄ?erler anlaÅ?ılır ?<br>Neden güçlü hep duygularla oynaÅ?ır?<br>
View next topic View previous topic
You cannot post new topics in this forum You cannot reply to topics in this forum You cannot edit your posts in this forum You cannot delete your posts in this forum You cannot vote in polls in this forum
FRPWorld.Com ülkemizdeki fantezi edebiyatı ve frp sevenleri bir araya getirmeyi amaçlayan bir web sitesidir. 2003 yılında kurulmuş olan sitemiz kullanıcı ve yöneticilerimizin katkıları ile büyüyüp Türkiyenin en büyük frp sitelerinden birisi olmuştur. Galerisi, indirilecekler kısmı, akademisi, yazarları ile sitemiz tam bir frp hazinesidir. FRPWorld sizin de desteklerinizle böyle olmaya devam edecektir. FRP'nin doyumsuzca yaşandığı bu diyara hoş geldiniz.
FRPWorld, yeni bir frp dünyası
Sitede bulunan yazı, doküman ve diğer içerikler siteye ait olup başkaları tarafından kopyalanması, dağıtılması ya da ticari amaçla kullanılması yasaktır. Siteye yapmış olduğunuz katkılar frpworld.com'un olup bunları yayınlama ya da yayınlamama hakkı site yöneticilerine aittir.