Karanlık ormanın içinde yürüyorum. Çnümde engin, derin bir karanlık. Huzur veren bana göre belki bir başkasına göre dehşetlerin en yücelerini hatırlatan ve içini korkuyla dolduran. Doğduğumdan beri farklıydım belki de ben öyle düşünüyordum ya da hatırlıyordum. Ooof neden tamamen emin olamıyorum? Hayatımın son anlarında tüm geçmişimi hatılamak mı benim kaderim? Yoksa yoks son saniyelerimde hatırlayıp o kafamın içinin boş kalmasından sonraki yaşamımı hatırlamadığım geçmişime tezat oluşturacak şekilde mi yaşadım? Lanet olsaı en büyük korkum bu işte geçmişimi ölüm anımda hatırlamak. Lanet olası tanrılar nerede? Neden aldılar geçmişimi benden? bu yaşta doğmadım herhalde. Kahrolası bir merak, kahrolası bir nefret. Bu nefret kime yöneliyor tabii ki kendime ve bana düşmanca, utanmazca ve arsızca bakan önyargılı, çürümüş, bencil insanlara. Bazen dünyadaki en aşağılık varlıklara baktığımı düşünüyorum onlara bakarken ama aralarında çok mert, güçlü olanları da var. Ne kadar zamandır aşina oldum güneşe? Ne kadar zaman oldu buraya geleli? 10 güz dönümü 50-100 belki de daha fazla hatırladığım ne var ki geçmişimden ve gerçek benden.
İşte bu kargaşa arefesinde belki de tüm bilinen yaşamın son olacağı günler de birkez daha yoldayım geçmişimi ve kendimi aramaya. Ne de olsa geçmişim yok o halde ben ya var olurum ya da tamamen yok olurum...
Bu düşüncelerle çıktı Yüksek büyücülük kulesindeki odasından Yilmax hiçbirşeyi umursamadan. Transa geçerek herşeyini bulacak ya da yokolacaktı tamamen diyardan. Onun için birşey farketmeyecekti. Dileği en büyük korkusuyla bile gelecek olsa onu diliyordu artık sadece salt gerçeği ve kendini...
Bu yazıyla forum daki sorundan dolayı silinen başvurumun tekrarını yazıyorum dileğim ustalar arsaında yer almaktır. Saygılarımla...
Büyücü tüm bu iç hesaplaşmaların ardından kendisi için bir dönüm noktası olarak gördüğü müthş transa gemek üzere harekete geçti. Gerek fiziksel gerekte ruhsal olarak son derece esnek olmalıydı. Geçmişini hatırlamak üzere gireceği transta herşeyin kusursuz olması için gereken en temel hazırlık sayılırdı bu.
Yilmax transa geçeceği ortamı izledi. Derin konsantrasyon anlarında kesinlikle rahatsız edilemeyeceği bir yerdi burası.
Ve büyüsel enerji. Eğer gerekli olursa bunu da kullanmalıydı bunun için ezberindeki büyüleri yeniledi drow.
Tüm bunlar olurken Yilmax hala geçmişi ile irtibata geçebilip geçemeyeceğini hakkında fikir yürütmekteydi. Neler yapacağını aşağı yukarı kararlaştırmıştı fakat sonucun ne olacağını biliyor olduğu söylenemezdi. Bu tamamen tanrıların takdiriydi. Geçmişini ona sunmak ya da sunmamak.
Günler boyu süren çalışmalarının ardından Yilmax, geçmişini bulabilmek adına büyük çalışmasına başladı. şimdiye kadar kullandığı en güçlü büyüden de, en zorlu fiziksel sınamadan da daha zorlu olacağa benziyordu bu çalışma.
Acaba geçmişi ona verilecek miydi? Ya da aslında sorulması gereken en önemli soru şu olmalıydı.
Geçmişi ona ne verecekti? Hatırından çıkmış ve unutulmuş sahneler karanlık hatıralar, onu yeni psikolojik semptomlara sürükleyebilir miydi?
Bunu ancak en büyük sınavını verdikten sonra görebilirdi...
_________________ Bu kullanıcı siteden ayrılan fakat forum düzeni açısından mesajlarının durması gereken kullanıcılar için ayrılmıÅ?tır. Kullanıcı kesinlikle yoktur. Sorumluluk ve yükümlülükleri site yönetimindedir
Yilmax görüyordu! 3 drow dişisi yanıbaşındaydı. Zalim bakışlar altında, iradesinin nasıl kaldırabildiğine dahi inanamadığı işkencelere tabi tutuluyordu. O yukarıdan bakan keskin ve delici bakışlar Yilmax ı günahların en büyüğünü işlemişçesine Yilmax ın üzerine dikilmişlerdi ve ona cezaların en büyüklerini vermek istedikleri bu etkileyici gözlerden belli oluyordu.
Sonra görüntü karardı, trans devam etti...
Kaçış. İhanet, acı ve ıstırapların en büyüğünü yaşatmak...
Görüş büyüsü devam ediyordu. Yilmax gözünün önünden birer birer geçen görüntülerle ardarda sarsılıyor, konsantrasyonunu bir an kaybeder gibi oluyor, ardından tekrar bilincini odakta tutmaya devam ediyordu. Bu sefer gördükleri daha da büyük acılarla doluydu. İhanetin ta kendisiydi...
Uthral'ın görüyordu Yilmax. Evinden kaçtıktan sonra onunla anlaşarak Underdark'tan kaçmasını sağlayacak kişiyi. Tam karşısındaydı, kızıl gözler karanlığın içerinde soluk bir şekilde belli oluyordu, kemiksi yüzünü suret olarak daha da belirginleştiren kalın favorileri Yilmax'ın onu tanımasını sağlamıştı. Ama Uthral işbirlikçi olarak değil, düşman olarak yanında adamları ile onun tam karşısındaydı.
Uthral'ın ağzından tek bir komut sözcüğü çıktı, ve Yilmax ihanete uğrayark yeniden esarete düştü. Bu sefer dayanabileceğinin son noktasına değin bir ceza onu bekliyordu, Underdark'ta suçlu olmanın cezası büyüktü...
Ve trans devam etti...
Karanlığı kuralları. Hayatta kalmanın yolu. Kurtuluş...
Yilmax lanetler duymaktaydı, ardından gelen ölümcül tehditler ve hakaretler. Sözler kulaklarını tırmalarken o sözlerin verdiği korkuyla geri dönüp teslim olmayı düşündü. Ama geri dönmeye de cesaret edemiyordu. Çzerindek paçava halindeki cüppesine baktı uzun süre.
Sonra ileri baktı, elindeki parşömeni atı, okumaya başladı. Parşömenin bir çalıntı olduğunu ve kaçış için drowlarla çarpıştığını ve onları acımasızca öldürdüğünü, Uthral'ı assasine ettiğini, kaçış için svirfneblinlerle anlaştığını ve onları da drowların önüne salarak kendi gizlliğini koruduğunu, kısacası Underdark'tan kurtulabilmek için yapılabilecek tüm karanlık oyunları oynadığını düşündü. Ama şimdi bunları umursayacak zamanı yoktu, korkuyordu, aranıyordu ve kaçış için son noktaya varmıştı. Parşömeni okudu ve yüzeye yakın olan bu noktadan üçboyutlu bedenini ikiboyutlu hale getirerek taşların arasından sıza sıza yüzeye çıktı.
Ve trans sona erdi, konsantrasyon sonlarda iyice zorlaşmıştı, özellikle de yüzeye ulaşmak uğruna yaptıkları onun zihnini iyiden iyiye bulandırmıştı.
Trans bittiğinde Yilmax derin bir nefes aldı. Bilinçaltında kalmış bu bilgiler onu günlerce üzerlerinde düşünmek zorunda bırakacaktı belki de. Yine de bu bilgileri tekrar aklında canlandırabilmek onu sevindiriyordu. Sonra bir güvercinin kanat çırpışını duydu kulaklarında. Doğal olmayan bir sesti bu ve Yilmax ın tüm ilgisini üzerine çekmişti. Odanın içinde geliyordu ses fakat odada hiçbir kıprtı yoktu.
sonra Yilmax hemen üzerinde bir parşömen görüverdi. Arkasındaki masadan uçuşan büyü materyalleri biraraya gelerek bu parşömeni oluşturmuştu. Parşömen yavaşça Yilmax ın önüne indi. Çzerinde oldukça fazla rün vardı ve inanılmaz güçlü bir büyücünün elinden çıkmışçasına muntazam biçimde biraraya getirilmişti.
Parşömenin hemen altında Yilmax'ın Büyü Laboratuvarından bahsediyordu. Yilmax'ın ulaşmayı hedeflediği en önemli noktaydı Büyü Laboratuvarı. İsmini okumak bile ona ayrı bir heyecan veriyordu.
Büyücü rünleri az çok tanıyordu, bu sefer bir büyücü gibi davranmak istemedi, hiç düşünmeksizin parşömenin üzerindekileri okudu.
Bir anda bedeni ölümlü formundan uzaklaştı, görüntüsü odadan kayboluverdi!
Yeniden eski formuna geldiğinde ise bir odanın içersindeydi, hayatı boyunca gördüğü en muazzam laboratuvarın içinde.
_________________ Bu kullanıcı siteden ayrılan fakat forum düzeni açısından mesajlarının durması gereken kullanıcılar için ayrılmıÅ?tır. Kullanıcı kesinlikle yoktur. Sorumluluk ve yükümlülükleri site yönetimindedir
View next topic View previous topic
You cannot post new topics in this forum You cannot reply to topics in this forum You cannot edit your posts in this forum You cannot delete your posts in this forum You cannot vote in polls in this forum
FRPWorld.Com ülkemizdeki fantezi edebiyatı ve frp sevenleri bir araya getirmeyi amaçlayan bir web sitesidir. 2003 yılında kurulmuş olan sitemiz kullanıcı ve yöneticilerimizin katkıları ile büyüyüp Türkiyenin en büyük frp sitelerinden birisi olmuştur. Galerisi, indirilecekler kısmı, akademisi, yazarları ile sitemiz tam bir frp hazinesidir. FRPWorld sizin de desteklerinizle böyle olmaya devam edecektir. FRP'nin doyumsuzca yaşandığı bu diyara hoş geldiniz.
FRPWorld, yeni bir frp dünyası
Sitede bulunan yazı, doküman ve diğer içerikler siteye ait olup başkaları tarafından kopyalanması, dağıtılması ya da ticari amaçla kullanılması yasaktır. Siteye yapmış olduğunuz katkılar frpworld.com'un olup bunları yayınlama ya da yayınlamama hakkı site yöneticilerine aittir.