Frp World Ana Menü
  • Frp World
    » Anasayfa
    » Forum
    » Anketler
    » Akademi
    » Kitap Tanıtımları
    » Haber Arşivi
    » Haber Gönderin
    » Makale Gönderin

  • Üyelere Özel

  • Kişisel
    » Hesabınız
    » Özel Mesajlar
    » Üye Listesi
    » Üye Arama
    » Siteden Çıkış

  • Site Bilgileri
    » Top10
    » Site Hakkında Yorumlarınız
    » İstatistikler
    » Destekleyen Siteler

  • Kullanıcı Menüsü
    Hoşgeldin, Diyar Gezgini
    Üye Adı
    Şifre
    (Kayıt Ol)
    Üyelik:
    Son Üye: Doyle41432
    Bugün: 13
    Dün: 35
    Toplam: 90377

    Şu An Bağlı:
    Ziyaretçi: 1712
    Üye: 1
    Toplam: 1713

    Şu An Bağlı:
    01 : afabut

    FrpWorld.Com :: View topic - Barış Görüşmeleri
    Forum FAQ  |  Search  |  Memberlist  |  Usergroups   |  Register   |  Profile  |  Private Messages  |  Log in

     Barış Görüşmeleri View next topic
    View previous topic
    Post new topicReply to topic
    Author Message
    Oren_Dautry
    Kullanıcı
    Kullanıcı





    Joined: Sep 23, 2003
    Posts: 2577

    PostPosted: Sun Dec 14, 2003 12:23 pm Reply with quoteBack to top

    Oren Dautry tapınağın içinde sessizce ilerlemeye başladı ve herhangi bir Meiliki rahibinin bulabileceği bir yere bir parşomen bıraktı, yanına ise üzerinde Meiliki'nin amblemi olan zehirli bir hançer...ve oradan uzaklaştı...



    Çok geçmeden tapınağın içerisinde dolaşan bir Meiliki rahibi parşomeni gördü.. Kapalı parşomenleri açıp okumak adeti değildi ama bu parşomen onu kendine çekiyordu .. bir süre direndi ama daha sonra parşomeni açıp okudu...
    Okuduktan sonra parşomen yokoldu ve Rahip , Corax'ın barış için bıraktığı rahiplerden birini öldürmek için inanılmaz bi ristek duyuyordu, sanki tüm benliğiyle varoluşunun başından beri onlardan nefret ediyordu.

    hançeri aldı ve cübbesinin kolunun içine sakladı...yavaş ve ağır adımlarıyla amacını saklarcasına rahiplerin yanına doğru yürümeye başladı...

    Cervantes Gibraltar'ın zihninde imgelemler belirdi.. suratı buruştu. gözleri kocaman açıldı.. Rahibin suratına bakan Yeorda ve Ardan endişeyi görebiliyorlardı..

    Parşomen tarafından etkilenmiş rahip, Tanrıların ordusunun rahiplerine doğru ilerledi ve Yeorda dan bir mesajım var bunu kime iletebilirim saygıdeğer rahipler diye sordu...
    Cervantes'den sonraki en yüksek rütbeli rahip öne çıktı..

    O anda Cervantes Gibraltar ölümü vahşeti ve yıkımı gördü.. başlayan bir savaşı, ölen insanları kanla sulanan diyarları gördü..

    Meiliki rahibi gülümsedi büyük bir mutlulukla
    "Haberim ii efendim, barış görüşmelerine yeni bir anlam getireceğini düşünüyorum... Sanırım anlaşıcaz, yeorda sizi anlamaya başladı sanırım..Size bunu iletmemi söyledi"kolunun içinden hançeri çıkarırken, "ben zaten hep barış olması taraftarıydım." dedi ve hançeri büyük bir hızla kolundan çıkarıp rahibin karın boşluğuna sonuna kadar sapladı...
    "10 towns'u asla alamıyacaksınız adi pislikler" diye bağırdı ve bu onunda son sözleri oldu... ve parşomenin büyüsü iz bırakmadan oratadan kayboldu...

    Karın boşluğuna Hançer saplanmış olan rahip ii bir haberden o kadar emindiki kendini savunma ihtiyacı bile duymadı..Hala şaşkınlığını üzerinden atamamıştı ki.. üşüdüğünü hissetti ve yeere yığıldı. bir iki titreme ve sonra gözleri sonsuza dek karardı...

    diğer rahipler katilin işini bitirip döndüklerinde Cervantes'in sağ kolu yerde yatıyordu..yüzü beyazlamıştı ve gözlerinde boş bir bakış vardı..
    (uyarı: Daggerdaki zehir tamamen bitkilerle yapılmıştır büyülü bir etkisi yoktur detect düşüneneler için)

    _________________
    Bugün için yaÅ?a , yarın için hayatta kal..
    Back to top View user's profileSend private messageMSN Messenger
    MASK
    Kullanıcı
    Kullanıcı





    Joined: May 20, 2003
    Posts: 276

    PostPosted: Sun Dec 14, 2003 3:25 pm Reply with quoteBack to top

    Yeni yarı tanrıyı gözlemlemeyi bir an bile bırakmamış olan MASK olanları endişe ile izledi.. Oreni Miellikinin farketmemiş olması çok zordu.. Bu da ... Mask olabilecekleri düşündü.. Tanrılar arasında bir savaş.. Kargaşalar zamanındaki o güçsüz hallerinde bile savaşırken diyarlar nerdeyse yok oluyordu.. Bu sefer.. Evet hep çekişme vardı.. Ama bir yarı tanrının bir tanrının tapınağına bizzat girmesi. Ve bunun başlatabilecekleri Çok az şeyden korkan hırsızların tanrısını bile ürpertti. Ancak bu engellenemeyecekse............. Bir önceki mücadeleye hazırlıksıztı ve çok zarar görmüştü bu defa öyle olmayacak diye söz verdi Hırsızların tanrısı. Bu savaş kaçınılmazsa ve diyarlarlar onun sonunda hala varlıklarını korursa ... Tüm insanlar ve tanrılar çok daha güçlü bir MASK göreceklerdi karşılarında.. Ve hırsızların tanrısı bu sözü tutmanın zor olacağının da farkındaydı.

    _________________
    Hiç bir ıÅ?ık aynaya baktıÄ?ınızda gördüÄ?ünüz karanlıÄ?ı yok edemez.
    Back to top View user's profileSend private message
    Oren_Dautry
    Kullanıcı
    Kullanıcı





    Joined: Sep 23, 2003
    Posts: 2577

    PostPosted: Tue Dec 16, 2003 3:38 pm Reply with quoteBack to top

    Oren Dautry yaptığı hareketin sonuçlarını incelerken gerektiği gibi olmadığını görmüştü ve acemi olduğunu düşünüyordu ki Malovan bunu bir kez daha ispatladı..

    Oren düşünceler arasında bir süre konuşamadı.
    Daha sonra kafasını kaldırdı ve karşısındaki muazzam güce baktı..
    Herşeyden önce Kaosu kötülemene şaşırdım kaos olmadan düzen olmaz Yüce Malovan

    Sorunun cevabı ise hareketimden beklediğim sonuç bu değildi.
    ve Oren tekrar düşüncelere daldı...

    _________________
    Bugün için yaÅ?a , yarın için hayatta kal..
    Back to top View user's profileSend private messageMSN Messenger
    Raistlin
    SeçilmiÅ? SavaÅ?çı





    Joined: May 26, 2003
    Posts: 5819
    Location: Cehennem

    PostPosted: Tue Dec 16, 2003 9:32 pm Reply with quoteBack to top

    Bıçağın darbesiyle Yeorda ve Hükümlü'nün karşısında kıvranan Cervantes Gibraltar kalbini tuttu ve yere yığıldı. Baş rahibin ölümünü tam kalbinde derinlerde hissetmişti. Hayır... savaş, kan ve ölüm diye düşündü... Komutanları bunu öğrenirse bütün Meiliki rahiplerini öldürürdü.

    Yeorda ve Hükümlü şaşkınca rahibi izliyorlardı. Adam dizleri üzerine düşmüş kalbini tutmuş acıyla gözlerini sıkmıştı.

    Cervantes acıya rağmen yaşlanan gözlerini açtı ve boş bakan gözleri korkuyla karşısındakilerin ötesine baktı.

    "Bu gece burada kan döküldü. Kardeşlerimden birinin kanı... Bu tapınakta Tanrılar tarafından korunduğumuzu sanıyordum ama korkum gerçek oldu. Artık bizi Tanrılar bile korumuyor. Kaderimiz kendi ellerimizde... Eğer onlara en kısa zamanda ulaşamazsak daha niceleri yokolacak..."

    Adam yeniden gözlerini kısıp acıyla titredi:

    "Hayır... Savaş çıkmasına mani olmalıyız. Çünkü ileride bizi daha büyük savaşlar daha acı günler bekliyor. Gücümüzü onlara saklayacağız."

    Kapının dışında koşan ayak sesleri duyuldu ve içeriye kapıyı hızla vurup bir rahip girdi: "Efendim rahatsız ettiğim için beni affedin... Ama Tempus Baş rahiplerinden biri, bir Meiliki rahibi tarafından öldürüldü."

    Yeorda ve Hükümlü hala dizleri üzerinde çökmüş olan adama bakakalmışlardı...

    _________________
    That which doesn't kill you, makes you stronger
    Only God should have this power
    Back to top View user's profileSend private messageMSN Messenger
    MASK
    Kullanıcı
    Kullanıcı





    Joined: May 20, 2003
    Posts: 276

    PostPosted: Wed Dec 17, 2003 8:33 pm Reply with quoteBack to top

    "Elbette bu sonucu bekleyemezdi." Malowan. Malowan arkasına baktığında neredeyse kendi anti tezi olan tanrıyı gördü. Mask. Ancak kader onun temsil ettiklerinin doğruluğunu kanıtlarcasına Maska kendi gücünün çok az bir bölümünü bahşetmişti. Çstelik hırsızların ve gölgelerin tanrısı eski gücünün de büyük bölümünü kaybetmişti. "Hepimiz bu olayın ardında sadece yeni yarı tanrımız Lord Orenin olmadığını biliyoruz değil mi? " Hayır bu çok daha büyük bir şeyin başlangıcı.. Gülümseyerek Oren Dautrye baktı. Hayır seni küçümsemiyorum Lord Oren ancak bence arkanda büyük bir tanrı olmadan bunu yapmış olamazsın değil mi? Yoksa yanılıyor muyum? Belki Yüce tanrı Malowanın yüce rahiplerinden birini bizzat - karşısındakini küçümseyerek gülümser- öldürmenin cezasını çekmeden bu tanrının adını Malowana açıklamak istersin. Belki Lord Malowan o zaman cezanı hafifletmeye razı olur değil mi?

    _________________
    Hiç bir ıÅ?ık aynaya baktıÄ?ınızda gördüÄ?ünüz karanlıÄ?ı yok edemez.
    Back to top View user's profileSend private message
    Oren_Dautry
    Kullanıcı
    Kullanıcı





    Joined: Sep 23, 2003
    Posts: 2577

    PostPosted: Wed Dec 17, 2003 10:00 pm Reply with quoteBack to top

    Oren döndü ve MAsk a baktı..
    Sence söylemelimiyim..CÇbbesinin altından büyükce gülümsedi.. Çnceden seni dinlemedim bir de seni dinleyip sonuçları görelim..

    Evet Yüce Malovan.. Senin kadar yüce bir destekcim var onu bu diyarlarda Cyric OLarak çağırırlar...

    _________________
    Bugün için yaÅ?a , yarın için hayatta kal..
    Back to top View user's profileSend private messageMSN Messenger
    yeorda
    Kullanıcı
    Kullanıcı





    Joined: Jul 22, 2003
    Posts: 219

    PostPosted: Sat Dec 20, 2003 10:54 am Reply with quoteBack to top

    Yeorda tapınakta bir sorun olduğunu hissediyordu. Bir gücün tapınağa girdiğini büyük ve doğa tanrısının iradesine aykırı bir gücün girdiğini biliyordu. Rahiplerinden birini başrahibe haber vermesi için gönderdi.. Bir iki dakika sorun giren rahip Malowanın rahiplerinden birinin ölümünü iletti. Yeorda şok içinde idi.. Hükümlüye siz burada kalın dedi. şu durumda aşağıda olacakları bilemeyiz. Size de bir şey yapılabilir. Ve aşağı indi aşağıda tam bir karmaşa vardı.. Yeordayı görünce Malowanın rahipleri üzerine yürüdüler.. Bize verdiğiniz söz yerine getirilmedi. Bunun cezasını çekeceksiniz. Yeorda bu durumda ne yapması gerektiğini düşünüyordu ki. Nerull rahiplerinden birinin sesi Malowan rahiplerini durdurdu: HAYIR! o BU SÇZÇ YERİNE GETİRMEK İÇİN BİR şEY YAPAMAZDI! Malowan rahipleri soru sorarak döndüler. Çfke ve şaşkınlıkları konuşmalarını engelledi.. Çlümle ilgili bir güç büyük bir güç tapınağa girdi bir insana bir seçilmişe bile ait olamayacak bir güç dedi Nerull rahipleri. Malowan rahipleri daha da şaşırmışlardı. Nasıl Nerullu mu kastediyorsun. Hayır dedi rahipler Nerullun girşini farkederdik O değildi.. Çyleyse ..... Lord Oren Dautry dedi Yeorda sessizce... Nerull rahipleri bilemiyoruz dediler. Malowan rahipleri saçmalık dediler.. Lathender rahipleri arasında bir hareketlenme oldu hayır dediler biz de hissettik.. şafağı temsil eden tanrımıza zıt bir güç buradaydı. Malowan rahipleri içinde en kıdemli olanı bir süre vereceği kararı düşündü.. Ne olursa olsun dedi burda can güvenliğimiz yok. O nedenle bu görüşmeyi sürdürmeyeceğiz . En azından kumandanımız gelene kadar .. Sonra Lathender ve Nerull dışındaki tanrıların rahipleri çıktılar.. Yeorda soran gözlerle onlara baktı . Rahipler biz kalıyoruz dediler Komutanımız Corax gelene kadar kalacağız ve size desteğimizi göstereceğiz ve sonra da Coraxla koşup ona durumun ciddiyetini anlatacağız... Nasıl büyük bir kaosun bizi bekleyebileceğini biliyoruz. Çyleyse dedi Yeorda yöneticimiz Hükümlü ile konuşacağım size rahatça ayinlerinizi yapmanız için bina tahsis edilmesini isteyeceğim. Sağolun dedi rahipler.. Ve Yeorda olanları ve tahminini anlatmak ve söz konusu talebi iletmek için Hükümlünün yanına çıktı.
    Back to top View user's profileSend private message
    Hükümlü
    Kullanıcı
    Kullanıcı





    Joined: 1055100700
    Posts: 1548
    Location: Ankara

    PostPosted: Sat Dec 20, 2003 9:15 pm Reply with quoteBack to top

    Kimin kim olduğuna artık anlam veremiyordu. Büyük bir umutsuzluğa düşmüştü. Maskelerin ardındaki yüzleri göremiyordu belli ki. Herşey birbirine karışmıştı. Odaya baktı. Boş odaya. sadece endişeli gözlerle ona bakan Yeorda'yı görebildi. Oturduğu yerden destek alarak kalktı.
    "Yeorda bana bir süre izin ver lütfen. yalnız kalam gerekiyor.Çok kısa bir süre buralarda olmayacağım. Bu süre zarfında herşeyle senin ilgilenmeni istiyorum. senin önsezilerine ve doğru olanı yapma yetine güveniyorum. Neler yapman gerektiğini sen bilirsin."
    "neyin iyi olacağına inanıyorsan onu yap. En kısa zamanda dönmeni temenni ederim." dedi yeorda.
    "Merak etme fazla uzun sürmeyecek. Yaklaşık bir hafta kadar olmayacağım. Gittiğimi gerekli olmadıkça söyleme."
    "Bana güven ardan."
    Ardan dostunu kucaklayıp odadan ayrıldı. Bu ayrılık ona bir tatil gibi gelecekti.
    Rüzgar gibi odasına gitti. Kendisine bir hafta gerekli olacak yiyecekleri ve araç gereci yükledi.
    Zırhını kuşandı, botlarını bağladı, kılcını beline oturttu ve pelerinini giyindi. Artık hazırdı.
    Gerekli herşeyi atına yükledi.
    Derin bir nefes çekmesiyle atın fırlaması bir oldu. saçları soğuk havada dalgalanıyordu. BU his hoşuna gitmişti. Uzun zamandır bunu yapmamıştı. İlk dakikakalarda kendine gelmişti adeta.
    Dönüp uzaklaşan kasabalara baktı.
    Geri gelecekti...

    _________________
    --------------------------------------------------
    MutluluÄ?un ve üzüntünün ötesinde...
    Back to top View user's profileSend private message
    Raistlin
    SeçilmiÅ? SavaÅ?çı





    Joined: May 26, 2003
    Posts: 5819
    Location: Cehennem

    PostPosted: Sat Dec 20, 2003 11:24 pm Reply with quoteBack to top

    Cervantes Gibraltar kendisini hiç umursamadan giden rahibin arkasından merdivenlerden sendeleye sendeleye ilerledi. Ve rahipleri tapınağa geri çağırdı. Clericler panik içindeydi ve kaos her yeri sarmıştı. Bunu kim yapmışsa işini iyi yapmıştı.

    Cervantes hızla rahiplerin doluştuğu yere doğru koşturdu. Tempus Rahipleri çoktan öldürülen başrahibin ruhunu fiziksel dünyaya geri getirmek için gerekli ritüeller için hazırlıkları tamamlamışlardı. Rahipler hepbir ağızdan konuşuyor ve bu ritüelin yapılması için diğer rahiplerin gerekli konsantrasyonu toplamalarını imkansız hale getiriyorlardı.

    Cervantes dikkatini toplayip buyu sozlerini soyledi ve bir anda ucmaya basladi. Tapinagin icinde hafifce yukari yukseldi ve şaşkın bakışlar arasinda Tanri'sina baska bir dua daha okudu. Bazı rahipler bir saldiri karsisinda kendilerini koruyabilmek icin bu buyunun ne olduğunu anlamaya çalıştılar. Basit bir ses yükseltme büyüsüne benziyordu...

    Derin kalın ve yüksek bir ses tapınağı çınlattı:
    "12 Büyük Tanrının rahipleri..."
    *Her ne kadar on tanrının rahipleri orada olsa da ayrılan iki grup Corax ittifağından resmen ayrılmamış bu nedenle de ittifağın adı hala oniki tanrının ittifağı olarak kalmıştı. *

    *Kalabalık bir anda sustu ve bu sesin kaynağına yöneldiler*

    "... Bu gece olanların bir açıklaması varsa onu kavga ederek değil olan olayları anlamaya çalışarak bulabiliriz... Bu gece Tempus'un yüce rahiplerinden birinin ölümünden sorumlu olan Meiliki rahibiydi kuşkusuz..."

    *Kalabalıktan bazı öfkeli tehditler yükseldi. Genelde Talos ve Lloth'un rahipleri öfkelerini sözlere dökme ihtiyacı hissetmişti.*

    ... "Fakat bir tane 'yanlış yola düşmüş' rahibin yaptıklarından dolayı bir savaş başlatmamız mantık dışıdır... Elimizde bu dünyayı terk etmeye hazırlanan ruhları yeniden geri getirip sorular sorabilecek güç vardır..."

    *Rahipler başlarıyla onayladılar, bazılarıyla öfkeyle suratlarını başka yöne çevirip fısıldaştılar*

    "O halde yapmamız gereken geri dönmek Tapınağa ve Mielliki rahiplerinin de yardımı ile gerekli cevapları bulmak"
    Böylece tapınağa geri dönüldü ve Tempus rahibi Doğa tanrıçasının rahiplerine şöyle seslendi:
    " ... sizden ricam sakin olmanız ve Tempus yüce Rahibinin yeniden diriltilmesine daha sonra da bu büyük günahı ve suçu işleyen rahibi de sorgulamak için yeniden diriltmemiz..."

    *On iki tanrının Rahipler arasında yeniden bir hır gür başladı itirazlar bitmiyordu. Hala tapınakta olan iki tanrının rahipleri de tartışmaya katıldılar. Sonunda yeniden sesin yükselmesiyle sustular. Tapınağın başrahibi buçukluk ortaya çıktı ve seremoniye bizzat katılacağını söyledi. *

    Miellki başrahibin onayını da alan Tempus rahibi devam etti.
    "...O halde kardeşlerim onu canlandırmadan evvel en azından ruhuna sorular soralım ki bu korkunç şeyi ona yaptıran nedeni öğrenelim..."

    *Rahipler bu kez tatmin olmuştu. Kendi aralarında hafif fısıltıalrla konuşuyolardı.*

    Tempus ikinci başrahibi, ölen din kardeşini kurtarmak için Tanrısına dualar okumaya başladı. Uzunca bir süre söylenen ve onüç tanrının rahiplerinin eşlik ettiği dualarla beraber ölen rahip derin bir nefes çekerek canlandı. Vücudundaki yara tamamen kapanmıştı. Aynı anda seremonin neden olduğu bitkinliğe dayanamayan Tempus ikinci başrahibi yere yığıldı.
    Bu arada başrahip de ayağa kalkmış olanları idrak etmek istercesine etrafına bakıyordu.
    Meiliki başrahibi başrahibin yanına gitti ve önünde eğilerek selam verdi:

    "Sizin zamanınız henüz olmadı efendim. Hala insanlara bu dünyada yol göstermeniz için yardımcınızın yönettiği bir seremoni ile size ikinci bir hayat bahşedildi."
    Mielliki rahipleri Tempus ikinci başrahibini dinleneceği bir odaya götürdüler.

    Başrahip sunaktan kalktı ve boş gözlerle katilinin cesedine baktı:

    "Bu dünyada savaşları yalnızca hak edenler kazanır. Tempus hak edenleri her zaman görür ve kollar. Ama bu adamın nasıl olur da böyle cani bir şey yapacağını bana hiç bir Tanrı açıklayamaz. Hele bu adamın eğer yaptıklarını kendi benliği ve sorumluluk duygusu içerisinde yapmışsa hayatını Meilki gibi bir Tanrı'ya hizmete adamış olması kesinlikle mümkün değil."

    "Doğruyu öğrenmenin yolları bize yabancı değil efendim. Onun ruhuyla konuşup nedenlerini sorabiliriz ve böylece çıkması muhtemel bir savaşı da önleyebiliriz." diye fısıldadı Cervantes...

    "Tempus hiç bir zaman sanıldığı gibi savaş ve kaosu destekleyen bir Tanrı olmamıştır. Tam aksina savaşlarda doğru tarafın kazanmasına ve zaferi hak edenin kazanmasına destek olan bir Tanrı olmuştur. Tempus bu savaşı istemiyor ve bu yüzden Tempus'un seçilmişi komutanımız Corax da başka bir yol aramak için ayrıldı. O bizi burada barış yapmamız için bıraktı ve biz de barışı sağlamak için bütün gücümüzle çalışacağız. Emanete hıyanet etmemeliyiz. Elbet omuz omuza karanlıkla savaşacağımız günler gelecektir. O güne kadar biz de Tanrımız'ın öğütlerine göre hareket edeceğiz. Katil'in cesedini hazırlayın ve Tempus gerçekleri görmemize yardımcı olsun."

    Katilin cesedi Meiliki heykelinin altına yatırıldı ve cinayet silahı da göğsüne yerleştirildi. Nerull başrahibi öne çıktı ve başıyla saygılı bir selam verdi. Cesedin tam karşısına geçti ve Çlüm Tanrısına sadakatini ve onun gücünü öven bazı dualar eşliğinde bu adamın ruhuyla konuşmak için izin istedi. Duaları kabul oldu ve cesedin içinden beyaz-yeşil bir ruh çıkarak ayağa dikildi. Nerull rahibi'nin karşısında yerde yatan cesedin ruhu iki elini önünde kavuşturmuş duruyordu.
    Bir rahip Yeordanın yerini sorduğunda Başrahip olan buçukluk onun başka bir görevi var dedi. Çzgünlüğümüzü göstermek için sizin seçeceğiniz bir rahibin yöneteceği bu seremoniye bizzat katılacağım.

    Nerull rahibi öylese seromoni başlasın dedi artık sorgulayarak gerçeği öğrenme zamanı gelmişti.

    _________________
    That which doesn't kill you, makes you stronger
    Only God should have this power
    Back to top View user's profileSend private messageMSN Messenger
    yeorda
    Kullanıcı
    Kullanıcı





    Joined: Jul 22, 2003
    Posts: 219

    PostPosted: Wed Dec 24, 2003 9:27 pm Reply with quoteBack to top

    Yeorda tapınağın kapısından ayine bakar sonra zaten en doğrusu benim katılmamamdı der onca olandan sonra ve yeni gelen ve orduya katılmak isteyen büyücüyü karşılamak için tapınaktan ayrılır.
    RP Dışı:
    Corax ayini senin yönetmene itirazım yok Corax.. Ancak elde edeceğin bilgiyi abartmamak için Oren Dautry e danışabilirsin. Tabii sen bilirsin sonuçta gerçeğin anlaşılması benim de işime gelir. Belki tüm bu olanlardan dolayı aramız düzelmeyecek ama sanırım inandığı şeyleri koruması için iki ordunun birleşmesi gerekecek. Tabii kararı sen ve on kasaba halkı belirleyecek. Ve tabii onların kendilerini temsil için kısa bir süre önce resmen seçtiği yöneticimiz hükümlü de...
    Back to top View user's profileSend private message
    yeminer
    Kullanıcı
    Kullanıcı





    Joined: Oct 01, 2003
    Posts: 4320
    Location: istanbul

    PostPosted: Thu Dec 25, 2003 12:47 pm Reply with quoteBack to top

    yeminer biraz geçte olsa tapınaktaki gerçeklerin farkında olan bir kaç dostu sayesinde hakkında neler döndüğünü anlamıştı ve bunu üzerine insanların cahilliğine gerçekten sinirlenmişti.
    "demek hala zehirli sözlere inanmakta ısrarlısınız ha" diye düşündü kudretli lich. aslında onların ne düşündüklerinin pek de önemi yoktu. yeminer in daha yüce amaçları için bir engel teşkil etmiyorlardı fakat yine de yeminer insanları severdi ve belki onlara bir kez daha yardım edebilirim diye düşündü. yeminer büyüsel varlığının bir kısmını 10 kasabalı yeorda nın yanına transfer etti.
    " rahip yine zehirli sözlere inanmaya başlamış ve beni düşman olarak görmeye başlamışsınız" der. bana yöneltilen suçlamaları açıkla ki cevabımı vereyim der"
    yeorda rahibin onlara gösterdiklerini anlatır ve yeminer dikkatlice bu şeytanlık kokan iftiraları dinler. "rakibim de benim yöntemlerimi kullanmaya başladı demek " diye düşünür. bir rahibe bile karanlık yöntemleri, yalanın ve şerrin yolunu kullandırabilecek kadar korkutmuşsam demekki başarım yakındır diye düşündü.
    " evet sevgili yeorda" der yeminer "eminim açıklama bekliyorsundur ama ben sana soru soracağım. "benim kiminle konuştuğumu görmüşsündür. ölüm tanrısının rahibi scyte ile. peki söyle bana rahip o zamanlar size düşman olan kim di? ölüm tanrısı mı yoksa corax ın tanrısı mı?" der ve yeminer yeorda'nın düşünmesi için biraz zaman verir.
    "evet yeorda senin de fark ettiğin gibi o zaman ben 10 kasabaya müttefik arıyordum ve bunu da başardım da. belki sana ters gelebilir cehennemden şeytanların senin müttefiğin olması fakat sana soruyorum benden başka ne türlü bir yardım bekleyebilirdin. ben sana kudretimi sundum sense gidip rahibe inanmayı tercih ettin. " der yeminer ve tekrar gitmek için hazırlanmaya başlar.
    fakat biraz sonra geri döner ve " rahip bunu da bil ben cehennemde geçen o konuşmayı sadece oldukça zor durumda olduğum için yaptım. hırsızlar loncasındaki kara toprak bölümüne urayıp oranın tarihini araştırırsan bu olayın benim boş bir zamanımda lanet bir şeytan tarafından cehenneme çağırılmam sonucu düştüğüm zor durumdan kurtulmak için yaptığım bir blöf olduğunu örenirsin.

    ve yine scyte ile yaptığım konuşmada bahsettiğim düşman corax tigerheart ın ordusu idi. o zamanlar corax tüm tanrıları arkasına aldığını söylüyordu fakat ben scyte a bunun gerçek olmadığını aslında böyle bir birleşimin olmadığını coraxın bunu uydurduğunu söylüyordum. coraxın bu zor durumundan faydalanıp(tanrıların desteğini almamış bir seçilmiş) 10 kasabayı bu tehlikeden korumak için ordu toplamayı teklif ettim."

    rahip burdan da anlayacağınız gibi benim size sadakatimi ispatlayan konuşmamın sadece küçük bir kısmı alınıp size çarpıtılarak gösterilmiş. sizin şu anada müttefiğiniz değilim ama yine de buna hazırım tabi doğruyu kabullenip benden özür dilerseniz." der yeminer" bu arada sizi gözlüyor olacağım. söyle rahibe boşuna büyücülerini zorlamasın ben dünyadaki büyünün büyük bir kısmına hakimim. çıraklarım müttefiklerim ve biz bu dünyadaki büyünün ulu temsilcileri ve koruyucularıyız. bizim gözlerimiz asla kör edilemez"

    _________________
    her zaman yalan söyle ki, kimse yalan söylediÄ?ini anlayamasın
    güç amacın, karanlık aracın olsun.
    Back to top View user's profileSend private messageSend e-mailVisit poster's website
    Oren_Dautry
    Kullanıcı
    Kullanıcı





    Joined: Sep 23, 2003
    Posts: 2577

    PostPosted: Thu Dec 25, 2003 6:44 pm Reply with quoteBack to top

    BU olay gizlenmeliydi ve Oren Dautry sorguya çekilecek rahibin ruhunu çağırdı ve ona emretti.... Seni çağıracaklar ve bunu olayın aslını soracaklar .. ve sen olanları tamamen üstleneceksin ve senin gibi başkalarının da olacağını Gelen rahiplerden nefret eden bir çok rahip daha olduğunu söyleyeceksin....

    Ruh itiraz etmeye hazırlanırken
    ona döner ve " BUNU SANA EMREDİYORUM" der..

    ve RUh boyun eğmek zorunda kalır..

    _________________
    Bugün için yaÅ?a , yarın için hayatta kal..
    Back to top View user's profileSend private messageMSN Messenger
    MASK
    Kullanıcı
    Kullanıcı





    Joined: May 20, 2003
    Posts: 276

    PostPosted: Thu Dec 25, 2003 6:44 pm Reply with quoteBack to top

    (Yeorda ve Coraxla konuştuktan sonra bu olayda dmliği üstlendim. Gerektiğinde diyarın diğer güçlerine de danışarak ölünün verdiği cevapları yazacağım her defasında bir soru sorabilirsin Corax soruda tek bir şeyi sorabilirsin ama bunu net açıklamak için sorun istediğin kadar uzun olabilir.)

    Yarım saat kadar süren ayinin sonunda ölü kıpırdamaya başladı önce yavaşça ama sonra hızlandı ve sonunda eski Mielliki rahibinin ruhu ölüye bedene tamamen girerek bedenin doğrulmasını sağladı. Nerull rahibi Malowan rahibine dönerek dudaklarını oynatarak beş soru dedi daha fazlası olmaz.

    Malowan rahibi gerildi önünde katili vardı ama bir şekilde gözlerindeki suçluluk duygusunu hissediyordu ve tanrıçasının taktirini kaybetmenin verdiği duyguyu.. Ama yine de ona geçmişini hatırlatan bu mekandan gitme ihtiyacı onun kendisine düzgün soru dorulmadıkça yeterince yardımcı olmasını önleyecekti. Çevredeki rahipler özellikle Mielliki rahipleri gerilmişti. Çlü: Beni niye çağırdınız içinde bulunduğum bu yere dedi. Ve sonra anladı: Sorun o zaman dedi bilmek istediğiniz nedir?

    _________________
    Hiç bir ıÅ?ık aynaya baktıÄ?ınızda gördüÄ?ünüz karanlıÄ?ı yok edemez.
    Back to top View user's profileSend private message
    yeminer
    Kullanıcı
    Kullanıcı





    Joined: Oct 01, 2003
    Posts: 4320
    Location: istanbul

    PostPosted: Fri Dec 26, 2003 6:45 am Reply with quoteBack to top

    lütfen açıklamalarımı dikkate alın ve kararınızı verin bekleyecek sabrım yok.

    _________________
    her zaman yalan söyle ki, kimse yalan söylediÄ?ini anlayamasın
    güç amacın, karanlık aracın olsun.
    Back to top View user's profileSend private messageSend e-mailVisit poster's website
    yeorda
    Kullanıcı
    Kullanıcı





    Joined: Jul 22, 2003
    Posts: 219

    PostPosted: Sat Dec 27, 2003 7:49 am Reply with quoteBack to top

    Ben kişisel olarak senden şüphelendiğim için özür diliyorum Yeminer. Ne yazık ki seni aramıza kabul edecek yetkiye sahip değilim. Ama artık sorumluluğun bana ait olduğu her yerde sana güveneceğimi bil. Bize yeniden katılman için de komutanımız hükümlü ile konuşacağım tabiii sen de hala bize katılmak istiyorsan
    Back to top View user's profileSend private message
    Display posts from previous:      
    Post new topicReply to topic


     Jump to:   



    View next topic
    View previous topic
    You cannot post new topics in this forum
    You cannot reply to topics in this forum
    You cannot edit your posts in this forum
    You cannot delete your posts in this forum
    You cannot vote in polls in this forum


    Powered by phpBB © 2001 phpBB Group

    :: HalloweenV2 phpBB Theme Exclusive ::
     
    FRPWorld.Com ülkemizdeki fantezi edebiyatı ve frp sevenleri bir araya getirmeyi amaçlayan bir web sitesidir. 2003 yılında kurulmuş olan sitemiz kullanıcı ve yöneticilerimizin katkıları ile büyüyüp Türkiyenin en büyük frp sitelerinden birisi olmuştur. Galerisi, indirilecekler kısmı, akademisi, yazarları ile sitemiz tam bir frp hazinesidir. FRPWorld sizin de desteklerinizle böyle olmaya devam edecektir. FRP'nin doyumsuzca yaşandığı bu diyara hoş geldiniz.

    FRPWorld, yeni bir frp dünyası


    Sitede bulunan yazı, doküman ve diğer içerikler siteye ait olup başkaları tarafından kopyalanması, dağıtılması ya da ticari amaçla kullanılması yasaktır.
    Siteye yapmış olduğunuz katkılar frpworld.com'un olup bunları yayınlama ya da yayınlamama hakkı site yöneticilerine aittir.


    Sayfa Üretimi: 0.62 Saniye