Author |
Message |
Firble
Forum Yöneticisi
Joined: Mar 12, 2004
Posts: 6496
|
Posted:
Wed Mar 28, 2007 4:13 pm |
|
Karargah binası tapınağın hemen arkasındaydı. Bu bina tarihi Hitit ordusunu yerlebir etmiş ordunun merkezi idi. Ancak bugünlerde eskisi kadar sağlam bir ordu oldukları söylenemezdi. Yine de hala eski sıkı eğitimin izleri vardı.
Ordu belli bölgelerden geçici olarak asker topluyordu. Ancak her zaman da yeni gelecek gönüllülere açıktı. Tabii eğitimi ve muhtemel savaşları göze alacak kadar cesur olanlara. |
_________________ HARBE GÄ°DEN
Harbe giden sarı saçlı çocuk! <br>Gene böyle güzel dön; <br>Dudaklarında deniz kokusu, <br>Kirpiklerinde tuz; <br>Harbe giden sarı saçlı çocuk! <br>
Orhan Veliden |
|
Back to top |
|
|
Dreamscape
Kullanıcı
Joined: May 07, 2006
Posts: 718
Location: Kuzeyden Nordland'den...
|
Posted:
Wed Mar 28, 2007 5:12 pm |
|
Ethrynoen güzel Kibele heykelinin yanından atıyla birlikte geçti.Çevresini dikkatle süzdü ve ileri karargahın olduğunu düşündüğü yere doğru atını sürdü.
Karanlık yaklaşıyordu hava iyice kararmıştı.u yorgun haliyle bu karargaha nasıl alınırım diye düşündü ama yapması geren buydu ve Ethrynoen atından inerek karargaha girdi. |
_________________ <div>Kuzey'de yazın sonu gelmez...</div><br> |
|
Back to top |
|
|
Firble
Forum Yöneticisi
Joined: Mar 12, 2004
Posts: 6496
|
Posted:
Wed Mar 28, 2007 5:30 pm |
|
Karargahın kapısındaki adam biraz şüpheyle Ethrynoen e baktı. Bi yerlere sığınmak için gelenler genelde hanlara uğrasa da karargaha da geldikleri oluyordu. Sen dedi yanından geçmeye çalışan adama. Buraya sığınmak için falan mı geldin? Yoksa asker mi olmak istiyorsun? |
_________________ HARBE GÄ°DEN
Harbe giden sarı saçlı çocuk! <br>Gene böyle güzel dön; <br>Dudaklarında deniz kokusu, <br>Kirpiklerinde tuz; <br>Harbe giden sarı saçlı çocuk! <br>
Orhan Veliden |
|
Back to top |
|
|
Gaara of the Sand
Kullanıcı
Joined: Mar 23, 2007
Posts: 171
Location: istanbul
|
Posted:
Wed Mar 28, 2007 5:52 pm |
|
Oldukça iri yapılıydı genç savaşçı boy olarak şehir halkından 1 kafa boyu kadar uzundu.Fakat esas iriligi kollarının ve vücudunun kalınlıgıydı üstündeki giysiler ise gordeonlu olmadıgını kesinlikle belli ediyordu. kahve rengi şalvarı güneşinde soldurmasıyla sarımsı bir renk almıştı.beyaz gomleginin üstüne giydigi yelegi kalın kumaştandı ve şalvarı gibi buda sarımsı bir renk almıştı. saçları ve sakkalıgının uzunlugundan yaşı pek belli olmasada daha 17 yaşlarındaydı. benim dedigi evinden ailesinin yaşadıgı köyden ayrılalı 1 seneden fazla olmuştu. köy hayatı Taki ye göre değildi. köydeki yaşıtlarından hatta çogu yetişkinden daha güçlü kuvetliydi kafasıda toplama çıkarmaya biraz basardı hani. Sanki bu küçük yerde kilitliymiş gibi hissetmeye başlamıştı evindeki son günlerinde. bir yabancı gelsinde hayatımız renklensin diye dua ederken buluyordu kendini sıksık. dedesi ise bir Kam dı. İnsanların çogu onu bir şarlatan olarak görsede ona inananlarda vardı. Takiye dışdünya ve orda olan kötülüklerden güzelliklerden bahsederdi. Dedesi öldükten sonra duramaz oldu taki köyde onun yelegini giyip düştü yollara.işte şimdi burdaydı Gordeonda. bir savaşçı olmaya kararvermişti. Riskli bir işti ama enazından sıkılarak ölmeyecekti. Etraftaki iyi giyimli insanları görünce kendi görünüşü onaoldukça kötü gelmişti.sırtında bohçası şehirkapısında etrafa bakınıyordu kendine yakın gördügü birisine sorucaktı nereye gitmesi gerektigini. |
_________________ <strong><em>Moedasu youna atsu tamaschi !</em></strong> |
|
Back to top |
|
|
Firble
Forum Yöneticisi
Joined: Mar 12, 2004
Posts: 6496
|
Posted:
Wed Mar 28, 2007 6:19 pm |
|
Köylü kapının önünde garipi garip bakınıyor, elinde ürün de yok. Bunlar genelde askerlik görevini yapmak için gelmiş olurlardı. Kısmen de gönüllüsavaşçı olmak için...
şans adamı tam karargah kapısının önüne getirmişti. Karargahı mı arıyorsun diye sordu çavuş adama. Eğer öyle ise önündesin... Buyur dedi. Büyük binanın kapısını işaret ederek. |
_________________ HARBE GÄ°DEN
Harbe giden sarı saçlı çocuk! <br>Gene böyle güzel dön; <br>Dudaklarında deniz kokusu, <br>Kirpiklerinde tuz; <br>Harbe giden sarı saçlı çocuk! <br>
Orhan Veliden |
|
Back to top |
|
|
Gaara of the Sand
Kullanıcı
Joined: Mar 23, 2007
Posts: 171
Location: istanbul
|
Posted:
Wed Mar 28, 2007 6:27 pm |
|
Taki başıyla selam verdikten sonra karargaha girdi. içerisi oldukça temiz bir yerdi kendi ayaklarından çamur damlıyordu. "Başını dik tut evlat. İnsanların gözünün içine bak bakki gendilerini görüp seni benimsesinler" dedesinin bu ögüdünü hatırladı.Dogruldu bohçasını bir omzundan digerine aldı.ve içerisini incelemeye koyuldu. |
_________________ <strong><em>Moedasu youna atsu tamaschi !</em></strong> |
|
Back to top |
|
|
Firble
Forum Yöneticisi
Joined: Mar 12, 2004
Posts: 6496
|
Posted:
Wed Mar 28, 2007 6:37 pm |
|
Gönüllü müsün asker yoksa zorunlu hizmet mi diye sordu Taki ye arkasındaki adam. İki durumda da yapacağın benzer ya zaten... Yine de merak ettim. |
_________________ HARBE GÄ°DEN
Harbe giden sarı saçlı çocuk! <br>Gene böyle güzel dön; <br>Dudaklarında deniz kokusu, <br>Kirpiklerinde tuz; <br>Harbe giden sarı saçlı çocuk! <br>
Orhan Veliden |
|
Back to top |
|
|
Gaara of the Sand
Kullanıcı
Joined: Mar 23, 2007
Posts: 171
Location: istanbul
|
Posted:
Wed Mar 28, 2007 6:46 pm |
|
telaşla arkasını döndü. içeri girebilecegini duyunca adamı es geçmişti."Gönüllüyüm amca. Kimle konuşacam? " dedi. "Beni alırlar dimi?" diyede sormadan edemedi. |
_________________ <strong><em>Moedasu youna atsu tamaschi !</em></strong> |
|
Back to top |
|
|
Dreamscape
Kullanıcı
Joined: May 07, 2006
Posts: 718
Location: Kuzeyden Nordland'den...
|
Posted:
Wed Mar 28, 2007 6:50 pm |
|
Ethrynoen kapıdaki adama baktı.Ardından adamı iterek içeri daldı.Tek düşündüğü lanet olasıca hititlilerden öcünü almaktı.
Annesini onlar yüzünden kaybetmişti çünkü.Ve her ne pahasına olursa olsun canını bu uğurda seve seve verirdi.
Ama birden dönüp adama baktı;
"Çzgünüm dostum.Evet gönüllü bir askerim..." dedi Ethrynoen.Ve yoluna devam etti. |
_________________ <div>Kuzey'de yazın sonu gelmez...</div><br> |
|
Back to top |
|
|
Firble
Forum Yöneticisi
Joined: Mar 12, 2004
Posts: 6496
|
Posted:
Wed Mar 28, 2007 7:12 pm |
|
Ethrynoen in tavrı birden karargahta gerilimi arttırmıştı. Taki ile konuşan adamda elini hızla silahına götürdü. Ancak onu çekmeden durum sakinleşmişti. Kapının önünde bekleyen adama başı ile işaret etti. Sonra Ethrynoen in yanına geldi. Eğer asker olacaksan önce buradakilere saygı göstermelisin evlat dedi.
şimdi ikiniz de gönüllüyseniz eğer Bu giysilerden önce kurtulmalısınız. Çzerinizde hafif zırhla dolaşmaya hatta uyumaya alışmanız gerekiyor. Sert giysilerdir ancak bir defa giymeyi severseniz en yumuşak ipek bile sizi rahatsız eder. şimdi ilerideki odaya gidin dedi açık kapıyı göstererek orada Frigya armaları olan pantolon, iç zırh ve gömleğinizi giyin. Ondan sonra resmen Gordeon karargahı öğrencileri olacaksınız. Gerçek görevlere gitmeniz içinse daha zaman var. Çnce öğrenmeniz gerekenler olacak. |
_________________ HARBE GÄ°DEN
Harbe giden sarı saçlı çocuk! <br>Gene böyle güzel dön; <br>Dudaklarında deniz kokusu, <br>Kirpiklerinde tuz; <br>Harbe giden sarı saçlı çocuk! <br>
Orhan Veliden |
|
Back to top |
|
|
Gaara of the Sand
Kullanıcı
Joined: Mar 23, 2007
Posts: 171
Location: istanbul
|
Posted:
Wed Mar 28, 2007 7:47 pm |
|
Çnce yanındaki adama baktı. bu yeni gelen adam oldukça farklı bir tipti. ayakta dururken sag bacagı hafif içe basıyordu. uzun süredir at sürmüş olmalıydı. Taki hızlı adımlarla gösterilen kapıya gitti ve Yelegini düzgünce katlayıp bohçasına yerleştirdi. sonrada kalıbına göre zırh aramaya başladı. gözleri sıra sıra dizilmiş ekipmana takılmıştı. ne kadarda düzenliydi burası. |
_________________ <strong><em>Moedasu youna atsu tamaschi !</em></strong> |
|
Back to top |
|
|
Dreamscape
Kullanıcı
Joined: May 07, 2006
Posts: 718
Location: Kuzeyden Nordland'den...
|
Posted:
Thu Mar 29, 2007 1:02 pm |
|
Ethrynoen söylenenlere kulak asmadan aklından geçen şeyi sordu.
"Sayınız ne kadar?" dedi.
---------------------------
Ethrynoen yanındaki genç görünümlü ancak yapılı çocuğu süzdü.
Odaya girdikten sonra kendine kıyafet aramaya başlayan çocuğa geniş bir zırh uzattı.
"Al" dedi.Sonra arkasına dönüp kendi vucuduna uyabilecek kıyafetler aramaya başladı.
Ethrynoen, 1.75---1.80 boylarında yeterince kaslı olan birisiydi.Yüzündeki yaralar o kadar derindi ki kalın siyah gür bıyıkları bile bunları zor kapatıyordu.Kapkara saçlarının altındaki mavi gözleriyse yaşadığı herşeyi açığa vuruyordu.Henüz reşit olma yaşalrındayken annesini kaybetmişti.Biricik annesini.Hayatta en fazla değer verdiği annesini.Ama artık sıra öcünü almaktaydı ve bu karargah onun için en iyi yerdi. |
_________________ <div>Kuzey'de yazın sonu gelmez...</div><br> |
|
Back to top |
|
|
Firble
Forum Yöneticisi
Joined: Mar 12, 2004
Posts: 6496
|
Posted:
Thu Mar 29, 2007 5:02 pm |
|
Çavuş gülümseyerek zırhların bulunduğu odaya girdi. İki gönüllüye de göz gezdirdi. Sonra alaycı bir ses tonu ile eğleniyorsunuzdur umarım baylar dedi. İçecek bir şey ister misiniz? Sonra ses tonu birden ciddileşti ve ekledi. Askeri karargahtasınız bunu unutmayın güzel hanımlarla dolu hanlardan birisinde değil kesinlikle... Burada her emir hemen yerine getirilir bekletilmeden... Eğer bunu yapmasaydık bu ordu iki yüzyıl önce Hitit devletini o efsanevi ordusu ile birlikte tarihe karıştıramazdı. şimdi hala gönüllü olmak istiyorsanız hala giyinin. şu ilerideki bohçadan bir döşek de alın kendinize sonra yeniden ana salona gelin.
Bunları dedikten sonra çavuş geriye döndü odadan çıkmadan önce son defa gönüllülere bakıp ÇABUUUUK diye seslendi. |
_________________ HARBE GÄ°DEN
Harbe giden sarı saçlı çocuk! <br>Gene böyle güzel dön; <br>Dudaklarında deniz kokusu, <br>Kirpiklerinde tuz; <br>Harbe giden sarı saçlı çocuk! <br>
Orhan Veliden |
|
Back to top |
|
|
Gaara of the Sand
Kullanıcı
Joined: Mar 23, 2007
Posts: 171
Location: istanbul
|
Posted:
Thu Mar 29, 2007 5:41 pm |
|
Taki olanca hızıyla üstündekileri çıkardı.frigya armalı içgömlegini giydi.paltolonu geçirdi. paltolondan baya rahatsızolmuştu bacaklarına tamoturuyordu.zırhı aelacele üstüne geçirdi. Kendi eşyalarını bohçasına yerleştirip. kendine ve yeni takım arkadaşına bir döşek kaptı. "Acele et yoksa kızıcaklar" dedi.döşegini garip adamın eline tutuşturdu.bohçasını kapıp koşar adımlarla kapıdan çıktı.ilk girdigikapıya yöneldi. |
|
|
Back to top |
|
|
Firble
Forum Yöneticisi
Joined: Mar 12, 2004
Posts: 6496
|
Posted:
Thu Mar 29, 2007 6:58 pm |
|
Ana salona girdiğinde Taki çavuşun yanında bir adam vardı. Çavuş Taki ye baktı. Arkadaşın sanırım hala zırh beğenemedi. dedi alaycı bir sesle. Seninse eğtimin hemen başlayacak asker umarım hazırsındır. Teğmenim dedi çavuş teğmene bakarak.
Teğmen Çavuşa bakıp başını salladı ve devam etti. Asker. Gordeon karagahına hoşgeldin. Burası Anadolu nun en büyük ve düzenli ordusunun merkezi bunu sakın unutma... Eğer gönüllü olmasan seni civardaki köy karargahlarından birine gönderirdim ama madem gönüllüsün o zaman savaşmayı iyice öğrenmek zorundasın. O nedenle askerliği kendini kurtaracak kadar öğrenmeden karargahtan dışarı çıkamazsın bunu unutma...
Burası önündeki günlerde senin için berbat bir yer olacak ama unutma savaş meydanına çıkarsan eğer orası buradan çok daha kötü olacaktır.
şimdi öncelikle kendine bir silah seç.... Teğmen Tzar ana salonun ilerisindeki silahları gösterdi. Silahların arasında özellikle farklı boyda mızraklar ve kılıçlar göze çarpıyordu. İlk olarak dedi teğmen. Kılıçlardan birini al.
Kılıçlar gerçekten en çok sayıda olan silahlardandı. Boyları iki metreyi bulan dev kılıçlar olduğu gibi elli santimlik kısa kılıçlar da vardı. Her boyda kılıcın bir bölümü alabildiğine kalın dolayısı ile ağırdı. Diğerleri ise daha ince ve hafifti.
İstediğin kılıcı alabilirsin dedi teğmen Takiye.... |
_________________ HARBE GÄ°DEN
Harbe giden sarı saçlı çocuk! <br>Gene böyle güzel dön; <br>Dudaklarında deniz kokusu, <br>Kirpiklerinde tuz; <br>Harbe giden sarı saçlı çocuk! <br>
Orhan Veliden |
|
Back to top |
|
|
|
|