Frp World Ana Menü
  • Frp World
    » Anasayfa
    » Forum
    » Anketler
    » Akademi
    » Kitap Tanıtımları
    » Haber Arşivi
    » Haber Gönderin
    » Makale Gönderin

  • Üyelere Özel

  • Kişisel
    » Hesabınız
    » Özel Mesajlar
    » Üye Listesi
    » Üye Arama
    » Siteden Çıkış

  • Site Bilgileri
    » Top10
    » Site Hakkında Yorumlarınız
    » İstatistikler
    » Destekleyen Siteler

  • Kullanıcı Menüsü
    Hoşgeldin, Diyar Gezgini
    Üye Adı
    Şifre
    (Kayıt Ol)
    Üyelik:
    Son Üye: yxeqivyb
    Bugün: 22
    Dün: 23
    Toplam: 90351

    Şu An Bağlı:
    Ziyaretçi: 921
    Üye: 1
    Toplam: 922

    Şu An Bağlı:
    01 : yxeqivyb

    FrpWorld.Com :: View topic - Büyünün öz geçmişi
    Forum FAQ  |  Search  |  Memberlist  |  Usergroups   |  Register   |  Profile  |  Private Messages  |  Log in

     Büyünün öz geçmişi View next topic
    View previous topic
    Post new topicThis topic is locked: you cannot edit posts or make replies.
    Author Message
    Gabriell-The-Sorcerer
    Kullanıcı
    Kullanıcı





    Joined: Mar 30, 2007
    Posts: 74
    Location: İstanbul'un Kadı köyünden

    PostPosted: Tue May 01, 2007 11:02 pm Reply with quoteBack to top

    Arkadaşlar bu günlerde çoğumuzun canını sıkan ismi lazım değil bir başlıktan bu konuyu cımbızla çekip çıkarttım.Konuşması eğlenceli olacaktır diye düşünüyorum.
    Konu şu,günümüzde oyunlarımızdan filmlerimize bir çok yerde adı geçen "büyü"nün gerçek dünyadaki tarihi.Eski mitler.Farklı kültürlerdeki inanılar vs...
    Benim bildiğim bir şey var mesela,onu anlatayım,devamını da size bırakayım.
    1. sınıftaki sanat tarihi derslerinde mağara adamları dönemini inceliyorduk.Mağara adamlarının duvarlara yaptıkları resimlerden bahsediyorduk.
    Bu resimlerin yapılış amacıyla ilgili,ispatlanmamış olmasının yanı sıra,inanılan bir kaç sebep var.Bunlardan bir tanesi şu anki konumuza uyuyor.
    Avlayacakları hayvanların resimlerini yaparak onların ruhlarını çaldıklarını düşünmeleri.Böylelikle
    onlarla savaştıklarında kesin olarak kendilerinin kazanacaklarına inanmaları.Yani ilkel büyü Smile
    İlk başta biraz komik gelsede ilk insanların sanat yapma derdinin olmadığını düşünürsek daha inanılabilir oluyor.
    Sanırım büyüyle ilgili ulaşabileceğimiz en eski tarih bu.Başka örneklerinizi bekliyorum

    _________________
    Once upon a time in Turkey
    I'd felt jerky..
    Back to top View user's profileSend private messageSend e-mailMSN Messenger
    ulfgar
    Kullanıcı
    Kullanıcı





    Joined: Mar 06, 2004
    Posts: 612
    Location: istanbul

    PostPosted: Tue May 01, 2007 11:44 pm Reply with quoteBack to top

    Mısırda bazı osiris rahipleri dahil olmak üzere büyücülerin, Büyük Gize Sfenksi'nde gizli bir odada ayin düzenlediğine dair bi inanış vardır. Orayı gizli toplantı yerleri gibi kullanmış derler. Sfenks'in yapılış tarihi MÇ 2723 - 2563 .. Epey eski.

    Bir de Adem'in yediği elmanın büyünün sembolize edilmiş hali olduğu iddiaları var. Okült bilimlerde Ağaç, bilginin sembolü olarak kullanılır. "Budha'nın gölgesinde oturduğu ağaç kutludur" gibi. Burda ağaçtan kasıt onun öğretisidir mesela.. Burdan yola çıkan amcalarımız, ademin büyü yaptığını o yüzden cennetten kovulduğunu söylerler... Bilmem siz ne dersiniz buna..

    _________________
    Hani eski bir resme bakarken hani yılları sayar da insan hani gözleri dolar ya birden.. Ä°Å?te öyle bir Å?ey..
    Back to top View user's profileSend private messageVisit poster's websiteMSN Messenger
    Gaara of the Sand
    Kullanıcı
    Kullanıcı





    Joined: Mar 23, 2007
    Posts: 171
    Location: istanbul

    PostPosted: Wed May 02, 2007 6:34 am Reply with quoteBack to top

    ademin büyü yaptıgını degil cinsel güdüleri aldıgını simgeler ölümsüzlükten tamamıyla vaz geçilemez ama farklı bir şekle gelir yani yeni ademler yaratmıştır böylece adam ölümsüz olmuştur.elma cinselligi temsil ediyordu orda tabi bu mısır döneminden sonra hatta çok sonra bir ispanyol insiyenin açıklamalarına dayanarak söylüyorum. ama galiba D&D tamamıyla kelt mitolojisinin agına kendini kaptırmış ucundanda azcık skandinav mitolojisini sokuşturmuşlarki direk çalıntı olmasın.bu 2 farklı ültürü çok iyi bilen biri monster manuale bakmadan çok rahat yaratıkların genel özelliklerini bilir hale geliyo neden acaba Wink kelt mitolojisinde ki oldukça eski bir inanışlar toplulugudur büyünün nekadar yaygın oldugunu söylemeden edemedim.. Idea he birde agaç bilgiyi sembolize ettigi gibi kökleriyle topraga dallarıyla gökyüzüve ve gövdesiylede bize uzanan dünyalar arası bir baglantıyı simgeler ama tabi bilgiyide sembolize eder esas dikkat edilmesi gereken agacın anlatılım biçimidir.
    of gene konudan saptım Mad ...

    dnd sistemindeki büyü çeşitli dünya mitolojilerinden çalmadır benim hikrimce hadi çalma demiyelimde esinlenmişlerdir diyelim AlkıÅ?

    _________________
    <strong><em>Moedasu youna atsu tamaschi !</em></strong>
    Back to top View user's profileSend private message
    Darkgnome
    Kullanıcı
    Kullanıcı





    Joined: Jan 31, 2004
    Posts: 3918
    Location: Ankara

    PostPosted: Wed May 02, 2007 7:40 am Reply with quoteBack to top

    Taş devrinden kalma bazı bulgulara bakıldığında, aslıdna hiç işlerine yaramayacak değişik şeyleri tuttukları bulunmuş. Çzellikle şekillendirilmiş bu esrler (eserler diyeceğim. Alet olarak kullanaılamayacak şeylermiş) mağara adamları döneminden kalma bir ruha inanışın olduğunu gösteriyormuş. Tabii taş devrinden ne kadar kesin konuşulabilir o dahi tartışma konusu. Ruha inanaların da Gabriel'in dediği gibi ruhu çalmaya inanmaları olasıdır. Bununda ötesinde ruhaniliğin ötesinde bu mağara adamlarının dini yapılara da sahip olması çok büyük bir ihtimal.

    Mağara insanın sosyalliğiyle ruhani yapısının başka bir örneğide ileri derecede romatizmasına rağmen uzun süre yaşayan bir kadının iskeleti olmuş. Romatizmal hastalığı sebebiyle yerinden kalkamayacak olan kadına sürekli yemek tedarik eden bir başkasının olması gerekliymiş.

    Ben D&D'ın keltten çok yunan mitolojisinden etkilendiğini düşünüyorum. Yunan mitolojisinden etkilenmemsi ise mümkün değildir çünkü antik yunan ozanları çevreden duydukları bütün hikayeleri kendi hikayeleri ve antik yunan (Antik kısmını unutmayalım) halkına uyarladıklarından dünyanın merkezi olarak görülen orta doğu (Dünyanın merkezi ama adı orta doğu Very Happy ) ya yakın olmaları sebeiyle tüm kültürlerin canavar ve tanrılarını kendilerine maal etmişlerdir. Bu ilerleyişi ise Roma ortak din çalışmaları yöntemi ile pekiştirmiştir.

    Bildiğim en eski büyüsel hikaye gılgamış destanındadır. Hatta bildiğim kadarıyla yazılı tarihinde en eski kahramanıdır bu kral. Ancak gılgamış destanında da ve sonraki pek çok destanda da görülen ortak nokta kadere olan bağlılık ve kaderinden kurtulmaya çalışanın tanrılar tarafından cezalandırılacağıdır. Yunan mitolojilerinde ise artık kaderi tanrıların oyunlarının yarattığı inanışı başlamıştır.

    Yazım daha çok dine sapmış olabilir ancak büyünün din paralel ilerlediğini düşünmekteyim.

    _________________
    Göz alıcı tepenin yerinde artık binalar yükseliyor. Büyük, ulu; ama büyüleyici mi? Sislerin ardından ıÅ?ıÄ?ı daha net görürdüm, Å?imdi, kalabalıÄ?ın içinde, koca bir boÅ?luktayım.
    Eskisi kadar zevk vermese de, son bir kez daha!
    "
    Back to top View user's profileSend private messageMSN Messenger
    Gabriell-The-Sorcerer
    Kullanıcı
    Kullanıcı





    Joined: Mar 30, 2007
    Posts: 74
    Location: İstanbul'un Kadı köyünden

    PostPosted: Wed May 02, 2007 9:06 am Reply with quoteBack to top

    Darkgnome wrote:

    Yazım daha çok dine sapmış olabilir ancak büyünün din paralel ilerlediğini düşünmekteyim.

    işte bu noktada kesinlikle sana katılıyorum.
    Hatta bizim oyunlarımızda geçen büyüyle bu eski inanışlardaki büyülerin şöyle temel bir farklılıklarının olduğunu düşünüyorum.
    O zamanlarda yapılan büyülerde olay daha çok Cleric'lerinki gibiydi.Yani ulu bir varlığa(artık o toplulukta neye inanıyorlarsa)yakarış şeklindeydi.Büyüyü yapan insan olmazdı.Yani bir sorcerer/wizard vs. gibi değil.İnsandan daha üstün bir varlıktan bir şey yapmasını istemek gibi.Bir rahip tanrıya dua ederdi,shaman ruhlara.Hiç birisi bir sorcerer gibi içindeki güçle bunu yaptığını düşünmezdi.Bunun nerede ve ne zaman değiştiğini bilmiyorum ama benim fikrim bireyselliğin güçlenmesinden sonra olması yönünde.Eskiden çoğu hikaye baş rol karakteri içermezmiş.Topluluğun hikayesini anlatırlarmış.Yani bir kahraman değil,kitle.Tanrılarına yakaran duacılardan kendi başlarına büyü yapan insanlara geçişin de buna benzer olduğunu düşünüyorum.

    _________________
    Once upon a time in Turkey
    I'd felt jerky..
    Back to top View user's profileSend private messageSend e-mailMSN Messenger
    ulfgar
    Kullanıcı
    Kullanıcı





    Joined: Mar 06, 2004
    Posts: 612
    Location: istanbul

    PostPosted: Wed May 02, 2007 9:15 am Reply with quoteBack to top

    Gaara, büyüden kastımız dünyeviyattır. Sonsuz Gökten değil, madde ile sonlu yerden meded ummaktır. Zaten büyünün semavi dinlerce günah(yük) sayılmasının aslıca sebebi de budur. Tabi bunlar hep yorumlara dayalı inançlar. İnanacaksınız demiyorum. Lakin,

    Dua insanın zihnini ya da diğer bir deyişle ruhunu hadi bi de tabiri caiz ise algısını, sonsuzluğa yani Göğe çevirmesi, sonsuz olandan dilemesi ondan beklemesi demektir. Büyü de ise, çocuksu bir üslupla anlatacak olursak, ters döndürülmüş kaşıktan aşıkları küstürmesi yanan resimden resimdeki garibin gönlüne ateş düşürmesi umulur. Bir nevi şirk koşmak da denebilir bu meseleye. Çünkü burda kişi arzusunu isteğini mededini Gökten(sonsuzluk) değil yerden(madde ile sınırlı) dilemesidir. Yani algısını farklı bir tarafa çevirmesi. Çok basitçe bakınız tekrar ediyorum çok basitçe, semavi dinlerin büyüye günah demesinin sebebi budur.

    Sonra da yine mağara adamı çağlarına flashback yapacak olursak. Bir mağaranın içlerine doğru gidilip gidilip en sonunda çok deriin bir oyuk bulmuşlar. Oyuğun el ile yapıldığına kanaat kılmışlar. Dibinden ceset tavanından binbir çeşit resim çıkmış bu kuyunun. Dibi mezar, tavanı uyanmasınlar diye çizilmiş muska sanmışlar. Sonra cesetlere bir bakmışlar ki bunların her biri aynı şekilde öldürülmüş. Ve pozisyonlarından anlaşıldığı üzre (nasıl anlıyorlarsa bu kadar şeyi de :p) dipteki iken hala canlılarmış. Buranın eski insanların tanrılarına kurban verdikleri bir sunak olduğuna kanaat kılmışlar. Çizimlerden anlaşıldığı kadarı ile devir yine mağara duvarına av hayvanı çizilen devir..

    Ama yaptıkları sapıkça bir katliam mıydı yoksam amacına hizmet eder canilik mi bilemem.

    ---------------------------------------------------------------------------------------

    Gabriell-The-Sorcerer wrote:
    Bir rahip tanrıya dua ederdi,shaman ruhlara.Hiç birisi bir sorcerer gibi içindeki güçle bunu yaptığını düşünmezdi.Bunun nerede ve ne zaman değiştiğini bilmiyorum ama benim fikrim bireyselliğin güçlenmesinden sonra olması yönünde.



    Denir ki "Adem ilk insandır ve lakin Adem ilk insan değildir"

    Arapça da kelimelerin civa gibi ordan oraya ordan oraya yıvışmasından ötürüdür, bunun da pek çok farklı açıklaması var. Ama bir tanesi ve kendime yakın bulduğum diyor ki,

    İnsan. "ins" kökünden gelir. Yaklaşmak demektir. Adem böle biyolojik canlıyı tarif ettiğimiz anlamı ile ilk insan değilidir. Kendince bir toplumu, bir sosyal hayatı vardır. Ama adem kendi özüne ilk yaklaşan, Gabrell in dediği farkındalığı ilk yakalayan ya da yakalaması için seçilmiş olandır. Yani Adem'e kadar, insanlık duasının kendi dışında yüksek bir güç tarafından gerçekleştirildiğine inanırdı, Adem ise bunu yapanın bizzat kendisi olduğunu bütün meselenin insanın özünde bittiğini farketmiş olandı.

    Yani sanırım benim için, sorunun cevabı bu iş ademde değişmiştir. Zamanı ise men özümde bilmirem ay balam


    Birleştirildi Yılmax...

    _________________
    Hani eski bir resme bakarken hani yılları sayar da insan hani gözleri dolar ya birden.. Ä°Å?te öyle bir Å?ey..
    Back to top View user's profileSend private messageVisit poster's websiteMSN Messenger
    Darkgnome
    Kullanıcı
    Kullanıcı





    Joined: Jan 31, 2004
    Posts: 3918
    Location: Ankara

    PostPosted: Wed May 02, 2007 9:39 am Reply with quoteBack to top

    Hımm şu son yazıyı okudum ya nasıl mutluyum. Bende hep evrime inanmış ademinse ilk ruhu olan olduğunu düşünmüştüm. Bir nevi benim düşüncemle paralel bir düşünce. Yoksa yazdıklarını yanlışmı anlamışım Ulfgar.

    Konunu dışında bir soru özür dilerim. Ama konu tazeyken sormak istedim.

    _________________
    Göz alıcı tepenin yerinde artık binalar yükseliyor. Büyük, ulu; ama büyüleyici mi? Sislerin ardından ıÅ?ıÄ?ı daha net görürdüm, Å?imdi, kalabalıÄ?ın içinde, koca bir boÅ?luktayım.
    Eskisi kadar zevk vermese de, son bir kez daha!
    "
    Back to top View user's profileSend private messageMSN Messenger
    Gabriell-The-Sorcerer
    Kullanıcı
    Kullanıcı





    Joined: Mar 30, 2007
    Posts: 74
    Location: İstanbul'un Kadı köyünden

    PostPosted: Wed May 02, 2007 9:55 am Reply with quoteBack to top

    Darkgnome wrote:
    Hımm şu son yazıyı okudum ya nasıl mutluyum. Bende hep evrime inanmış ademinse ilk ruhu olan olduğunu düşünmüştüm. Bir nevi benim düşüncemle paralel bir düşünce. Yoksa yazdıklarını yanlışmı anlamışım Ulfgar.

    Konunu dışında bir soru özür dilerim. Ama konu tazeyken sormak istedim.

    ben de kendi konumdan hafif sapmış olucam ama ben de senin söylediğin şeyden mutlu oldum.
    Çünkü ben de evrime inanırım ve hep ademin ilk evrim geçiren olduğunu düşünmüşümdür.Ufak bir farklılık var düşüncelerimizde ama yinede ucundan paralel gibi geldi bana Smile

    _________________
    Once upon a time in Turkey
    I'd felt jerky..
    Back to top View user's profileSend private messageSend e-mailMSN Messenger
    ulfgar
    Kullanıcı
    Kullanıcı





    Joined: Mar 06, 2004
    Posts: 612
    Location: istanbul

    PostPosted: Wed May 02, 2007 10:04 am Reply with quoteBack to top

    Very Happy bu laflar benden değil, Kadiri şeyh'indendir. Kabul buyuracağınız üzre, kendisi tasavvuf ehlidir. Hayır yanlış anlamamışsınız. Ademin öncesinde evrim vardır yoktur demiyorum yalnız ha ona göre Very Happy .. Orası sizin takdirinizdir. Sadece diyorum ki, Adem dünya üstünde yürümüş ilk insan değildir. Hatta süper ingilizce mi konuşturayım Very Happy.. Adem dediğimiz ilk "human" değil.. Dil

    _________________
    Hani eski bir resme bakarken hani yılları sayar da insan hani gözleri dolar ya birden.. Ä°Å?te öyle bir Å?ey..
    Back to top View user's profileSend private messageVisit poster's websiteMSN Messenger
    Gaara of the Sand
    Kullanıcı
    Kullanıcı





    Joined: Mar 23, 2007
    Posts: 171
    Location: istanbul

    PostPosted: Wed May 02, 2007 10:37 am Reply with quoteBack to top

    Ya söylemeden edemiycem sen kaşık döndürüp resim yakarak yapılan madde bazlı büyülerden bahsetmişsin ama bu bilinen büyü türlerinden sadece bagzıları.bu tipe parçadan bütünü etkilemek deniyo. Mezopotamya kökenli. hatta en çok ullananlar o dönemin böcek tabir edilen cadıları.kişinin maddeye ihtiyacı olmadan yaptıgı büyülere en eski örnekler galiba mısır zamanından saf iradesiyle evrenin işleyişine müdahale eden osiris rahipleri.tabi kendilerini abartmışlar ama olsun örnekmi örnek Rolling Eyes

    _________________
    <strong><em>Moedasu youna atsu tamaschi !</em></strong>
    Back to top View user's profileSend private message
    Gabriell-The-Sorcerer
    Kullanıcı
    Kullanıcı





    Joined: Mar 30, 2007
    Posts: 74
    Location: İstanbul'un Kadı köyünden

    PostPosted: Wed May 02, 2007 10:53 am Reply with quoteBack to top

    ayrıca yine bireyin düşünce gücüyle yaptığı büyüye örnek olarak uzak doğuda budizm öncesi dönemleri söyleyebiliriz.Gerçi bu büyü olarak geçer mi onu bilmem ama insanın düşünce gücüyle bazı şeyleri değiştirebileceği yönündedir.Budha'dan önceki zamanlara yine benzer öğretiler uygulanarak kişinin insan üstü bir varlığa dönüşeceğine inanılır.Aynı monk'ın 20. levelda outsider'a dönüşmesi gibi Wink
    Gothama Budha'nın getirdiği ufak değişiklik,kişinin insan üstü bir varlığa dönüşmediğini,sadece "GERÇEK BİR İNSAN"a dönüştüğünü göstermek olmuştur.Yinede hala bazı insanlar Budha'nın ve nirvanaya ulaşmış diğer insanların doğa üstü yeteneklerinin olduğunu inanır.

    _________________
    Once upon a time in Turkey
    I'd felt jerky..
    Back to top View user's profileSend private messageSend e-mailMSN Messenger
    Anchorite
    Kullanıcı
    Kullanıcı





    Joined: Dec 22, 2003
    Posts: 435
    Location: Ä°zmir

    PostPosted: Wed May 02, 2007 11:54 am Reply with quoteBack to top

    Modern Dünya'da -büyü- hem herşey gibi bir pazar haline gelmiş durumda. Geçmişte olduğu gibi nispeten sorunlu insanlara bir alternatif çözüm olan büyüde bir -ürün.-

    Büyü malzemesi satan web sayfalarını bulmak zor değil. Büyü kitaplarından bazıları Amazon.com'dan temin edilebilir durumda. Tarihin hemen her döneminde olduğu gibi gene en popüler büyüler, aşk ve lanet büyüleri. Aşk iksirlerinden bazıları 99.99$ verilerek temin edilebiliyor.

    Çzellikle sinema, yazılı basın ve edebiyattaki müthiş çeşitlilik ve pazar büyüklüğü nedeniyle inançlardaki, efsanelerdeki hatta cult film, roman gibi ürünlerdeki doğaüstü öğeler sürekli kullanılarak bir gerçekçilik (belki bazıları gerçektir.. Smile )havası veriliyor.

    Kanımca bu tür büyülerin yanı sıra gündelik hayatımızdaki en sık gördüğümüz doğaüstü kavramlar, Shen Sui gibi içsel güç ve onu yorumlayan kişilerin yaptıkları.

    Stress gidermekten, alternatif tıpa, oradan geçmiş hayat hikayelerine uzanan büyük bir yelpazede doğaüstü kavram yeralmakta. Çevremden örnek vermek gerekirse İzmir'de gelir seviyesi yüksek her kesimde bir usta ve onun... çalışma ... dükkanını bulmak mümkün.

    Sayfalarca şey söylenebilecek konudaki kısa yazıyı bitirken, büyünün günümüzde de eski haliyle en büyük benzerliğini tekrar vurgulamak lazım. Dini olarakta gerçekle gerçek olmayan büyüyü ayırmak mümkün değil. Geçmişte hemen her dönemde insanlar sorunlar karşısında çözüm üretemediklerinde buldukları sığınaklardan bir tanesi olan büyü, (şu anda daha eğitimli insanlar tarafından yapılsa da ve aralarında yaptıkları şeylere gönülden bağlı kişiler bulunsa da) genel olarak hala aynı amaca hizmet ettmekte diye düşünüyorum.

    _________________
    (\__/) This is Bunny. Copy and paste bunny into your
    (='.'=) signature to help him gain world domination.
    (")_(")
    Back to top View user's profileSend private messageSend e-mail
    Rhalazarn
    Kullanıcı
    Kullanıcı





    Joined: Feb 05, 2007
    Posts: 148
    Location: Nordmar

    PostPosted: Wed May 02, 2007 1:43 pm Reply with quoteBack to top

    Kelt ve İskandinav mitolojileriyle ilgili pek çok şey var ve bunları yazmakla bir yere varamam ama temel gözlemlerimi söyleyebilirim dünyamızdaki "büyü" hakkında.

    Çncelikle, şu ana kadar tarihte ya da şimdi Wizard ya da Sorcerer gibi bir büyü-kullanıcısına rastlamadım. Çoğu Druid gibi büyü yapıyor, hatta Keltlerde zaten adları Druid olarak geçiyor. Yani dinle ilişkisi olmadan büyü yapan harbiden yok, zira Druidler de Pagan rahipleri... Bu durumda FRPde gerçekçi olmak gerekirse, Wizard ve Sorcerer sınıfları kaldırılmalıdır.( Very Happy )

    Adem'in elmasına gelince... Elmanın neden cinselliği çağrıştırdığını ve neden büyüyle ilişkilendirildiğini anlatayım. Çncelikle, bunların ikisi de doğru ama bu inanç sadece tek tanrılı dinlerde var. Sebebine gelince...

    Keltlerde Çte-Dünya'daki Tek'in bu dünyaya 5 olarak yansıdığına inanılırdı. Yani 5 tanrı vardı. Daha sonra tek tanrılı dinler geldiğinde Druidleri günahkar büyücüler olarak görüp binbir zulmü ettikten sonra onların her türlü inançlarını karalama girişiminde bulundular. Elmayı yatay olarak ortadan keserseniz, beş tane çekirdeğin beş uçlu yıldız oluşturduğunu görürsünüz, yani bu "elma" olayı bir karalamadan ibarettir-ya da bir sembolik anlam, Paganların günahkar olduğu hakkında, farketmez. Çünkü hepimizin bildiği gibi tüm dinlerde farklı bir tanrıya tapmak suçtur.

    Bir Druid'in de dediği gibi:"Tüm tanrılar Tek Tanrı'dır." Ama ne yazık ki insanlar bunu anlayamıyor...

    _________________
    <div> Wir sind nicht gestorben. Wir haben nie gelebt.<br>                   <br> -Ragnar Lodbrok</div>
    Back to top View user's profileSend private message
    Yılmax
    BaÅ?büyücü





    Joined: Apr 05, 2005
    Posts: 686
    Location: Ä°stanbul

    PostPosted: Wed May 02, 2007 1:57 pm Reply with quoteBack to top

    Arkadaşlar konuyu biraz daha topralayabilirseniz sevinirim çünkü bölümümüz FRP içerisindeki büyüden ibaret. Gerçek hayattaki büyü ve din tartışmalarını bu forumda yapmanız zaten kuşkuyla bakılan ve satanizmle bağdaştırılan FRP'yi dış etkilere karşı savunmamızı güçleştiriyor. Anlayışınız için şimdiden teşekkürler.

    Saygılarımla...

    _________________
    Ä°nsan labirentte, içgüdülerini ince, keskin bir uç gibi bilemelidir, neredeyse bir hançerin, bir kılıcın aÄ?zı kadar keskin, çünkü içgüdüler de hayatta kalmak için kullanılan silahlardır ve sık sık en az çelik kadar faydalı olduklar
    Back to top View user's profileSend private message
    ulfgar
    Kullanıcı
    Kullanıcı





    Joined: Mar 06, 2004
    Posts: 612
    Location: istanbul

    PostPosted: Wed May 02, 2007 3:15 pm Reply with quoteBack to top

    Doğru dersin..

    O zaman buraya bi stonehedge gizemi patlatılır şimdi. Very Happy

    Tam tarihini bilmesem de, Kelt Rahiplerinin ayinleri için düzenlendi falan diyorlar. Nedir aslı astarı biliyor musunuz ? Ne kadar eskidir ? Nasıl bina edilmiştir ?

    _________________
    Hani eski bir resme bakarken hani yılları sayar da insan hani gözleri dolar ya birden.. Ä°Å?te öyle bir Å?ey..
    Back to top View user's profileSend private messageVisit poster's websiteMSN Messenger
    Display posts from previous:      
    Post new topicThis topic is locked: you cannot edit posts or make replies.


     Jump to:   



    View next topic
    View previous topic
    You cannot post new topics in this forum
    You cannot reply to topics in this forum
    You cannot edit your posts in this forum
    You cannot delete your posts in this forum
    You cannot vote in polls in this forum


    Powered by phpBB © 2001 phpBB Group

    :: HalloweenV2 phpBB Theme Exclusive ::
     
    FRPWorld.Com ülkemizdeki fantezi edebiyatı ve frp sevenleri bir araya getirmeyi amaçlayan bir web sitesidir. 2003 yılında kurulmuş olan sitemiz kullanıcı ve yöneticilerimizin katkıları ile büyüyüp Türkiyenin en büyük frp sitelerinden birisi olmuştur. Galerisi, indirilecekler kısmı, akademisi, yazarları ile sitemiz tam bir frp hazinesidir. FRPWorld sizin de desteklerinizle böyle olmaya devam edecektir. FRP'nin doyumsuzca yaşandığı bu diyara hoş geldiniz.

    FRPWorld, yeni bir frp dünyası


    Sitede bulunan yazı, doküman ve diğer içerikler siteye ait olup başkaları tarafından kopyalanması, dağıtılması ya da ticari amaçla kullanılması yasaktır.
    Siteye yapmış olduğunuz katkılar frpworld.com'un olup bunları yayınlama ya da yayınlamama hakkı site yöneticilerine aittir.


    Sayfa Üretimi: 0.65 Saniye