Fallout 1'de zaman sınırlaması vardı, 2'de öyle bir sınırlama olduğunu hatırlamıyorum.
Kalbi olan yardımcılar Cassidy ve Vic eğer Süper Stimpak verirsen ölebiliyorlardı sanırım.
O şövalyelerin aradığı Kursal el bombası (Holy hand grenade), o da tıpkı köprüdeki soru soran adam gibi
Monty Python and the Holy Grail (1975)http://www.imdb.com/title/tt0071853/ filminden alınma.
- Ben sizin kralnızım!
- Ben sana oy verdiğimi hatırlamıyorum.
- Krallar oy ile gelmez!?
- Çyle ise nasıl kral oldun?
- Gölün hanımı. Onun kolları, kutsal ekskalibur'u gölün dibinden çıkarttı ve bu benim bu kılcın taşıcıyısı olduğumun işaretiydi. Bu sebeple ben sizin kralınızım!
- Dinle. Bir su yatağında yaşayan, garip bir kadının verdiği bir kılıç, meclisin karşılığı değildir. Çstün güçler sadece bazı zorlayıcı koşullarda elde edilebilir. Bu gibi salakça görevler ile değil.
-Sus. Sana susmanı emrediyorum...
- Aaaa. Sizin yönetiminizin barbarlığı ortaya çıktı. Yardım edin. Burada benim insanı haklarıma saldırıda bulunuyor ve zor kullanıyorlar...
Tam çeviri değil ama tam çevirisi çok zor :)
_________________ Göz alıcı tepenin yerinde artık binalar yükseliyor. Büyük, ulu; ama büyüleyici mi? Sislerin ardından ıÅ?ıÄ?ı daha net görürdüm, Å?imdi, kalabalıÄ?ın içinde, koca bir boÅ?luktayım.
Eskisi kadar zevk vermese de, son bir kez daha!
"
O şövalyelerin aradığı Kursal el bombası (Holy hand grenade), o da tıpkı köprüdeki soru soran adam gibi
Ya çok saçma bir şey oldu; ben bir gece vakti yine bu 5 kafadara rastladım; bir mağaranın önünde mutant bir minik fare ile cebelleşiyorlardı. Yeşil plazmavari enerji atan tüfekleri filan var. Fare bunlardan birini nakavt etti Neyse bolca cephane harcayıp sonunda fareyi öldürebildiler (biraz kazma gibi geldiler bana ) Neyse konuşmaya pek yanaşmadılar, ben de tam yoluma devam edeceğim, "şu mağaraya bir bakayım dedim. Girdim bir de ne göreyim bir hazine sandığı ve içinde Holy Grenade! Kaptım artifacti bunların yanından uzaklaştım, şimdi nolucak bilmiyorum, bir ara dedim kuyuya filan mı atsam
.
Riderların gizli mağarasına baskın yaptım, 3 adamımı geride bırakıp tek başıma dalmak zorunda kaldım uzaktan uzaktan vurabilmek için. Artık bu adamları yanımda taşımak beni gıcık etmeye başladı, trafik yaratıp, yaralanarak ilaçlarımı harcatıyorlar. Hele de bazı kişilerin tavsiye ettiği Cassidy'nin "oram ağrıyor, ah romatizmalarım, ah kalbim!" deyip durması iyice sinir etti beni. Valla sadece yanıma tamirci Vic'i alıp (zaten çatışmalarda pek ayak altında olmuyor) Sulik ile Cassidy'e yol vermeyi düşündüm ama bütün grup tam kapasite yüklüyüz! Sadece toplar tüfekler değil, quest malzemeleri vs doluyuz tamamen, onları kim taşıyacak işte sorun orada.
şimdi "Broken Hills" diye uranyum madeniyle ünlü bir yere geldim, burası süper mutant kaynıyor, hepsi de bana çizgi roman kahramanı Hulk'u hatırlattı. Bu kasabanın şerifi olan mutant Marcus'a anladığım kadarıyla "benimle gelsene" diyebiliyoruz. Henüz teklif etmedim, önce görev filan bitirip kasabadaki şöhretimi yükseltiyorum (şimdiden accepted oldu) Marcus'u görür görmez etkilendim O Arnold Swarzi boyutlarında adalelerinin yanısıra zırhı ve en önemlisi elinde tuttuğu 7 namlulu canavar makineli tüfek, bu arkadaşı ekibime katma konusunda karar almamı hemen sağladı. Bakalım kabul edecek mi.
Arabanın arkasşındaki bagajı kullanıyorsun değil mi? Bir yerden sonra o aletler para etmemeye başlıyor.
_________________ Göz alıcı tepenin yerinde artık binalar yükseliyor. Büyük, ulu; ama büyüleyici mi? Sislerin ardından ıÅ?ıÄ?ı daha net görürdüm, Å?imdi, kalabalıÄ?ın içinde, koca bir boÅ?luktayım.
Eskisi kadar zevk vermese de, son bir kez daha!
"
Arabayı arkasında bir şey varken kaybetmemiştim. Ama o arabayı çaldırıp sonra öldürmek yerine konuşarak alırsan arabanın bagaj kapasitesi de artıyordu.
_________________ Göz alıcı tepenin yerinde artık binalar yükseliyor. Büyük, ulu; ama büyüleyici mi? Sislerin ardından ıÅ?ıÄ?ı daha net görürdüm, Å?imdi, kalabalıÄ?ın içinde, koca bir boÅ?luktayım.
Eskisi kadar zevk vermese de, son bir kez daha!
"
New Reno'da Arabam Çalındı!!
Bu ne yaa!.. Sanki De JaVu!
Darkgnome wrote:
Arabayı arkasında bir şey varken kaybetmemiştim. Ama o arabayı çaldırıp sonra öldürmek yerine konuşarak alırsan arabanın bagaj kapasitesi de artıyordu.
Tıpkı bizim oyundaki gibi, park ettiğim yere döndüm bir de ne göreyim araba kayıp! Yalnız Devrimk'nın senaryosu daha mantıklıydı bence, çünkü bilgisayar oyununda arabanın gittiği yeri lastik izlerinden buldum. Gerçi kumlukta filan olabilir her neyse... Darkgnome senin dediğin gibi olayı konuşarak halletmeye çalıştım ama... Gerçekten de terapistimin önerdiği gibi sakin olmaya çalışıyorum ama adam hem arabamı çalmış hem de "your mother" filan diye cümleler kurunca kendimi kaybedebiliyorum işte. Zaten gangsterlerin tamburlu Thomson makineli tüfeklerinden almıştım, ilk denemeyi garaj sahibi üzerinde yaptım; neticede aldım arabamı geri. şimdi enerji pili takmayı filan da biliyorum, iyi oldu.
.........
Yalnız başıma kötü bir şey geldi Bu Arthurculara benzeyen power armor ve enerji silahlı bir kaç adama yolda rastladım; "seni öldürmek için emir aldık!" diyerek bize saldırdılar. Herifler o kadar güçlü ki 2 turda işimizi bitirdiler. Karanlıktı tam kim olduklarından da emin olamadım ama kendilerine "Enclave" gibi bir şey diyorlardı. Acaba diyorum "Holy Grenade"yi çaldığım için mi benim biletimi kestiler? Gerçi holy grenade'in bende olduğunu sizden başkası bilmiyordu...
.
Last edited by dwaxer on Mon Sep 21, 2009 10:27 am; edited 1 time in total
New Reno'da Arabam Çalındı!!
Bu ne yaa!.. Sanki De JaVu!
Darkgnome wrote:
Arabayı arkasında bir şey varken kaybetmemiştim. Ama o arabayı çaldırıp sonra öldürmek yerine konuşarak alırsan arabanın bagaj kapasitesi de artıyordu.
Tıpkı bizim oyundaki gibi, park ettiğim yere döndüm bir de ne göreyim araba kayıp! Yalnız Devrimk'nın senaryosu daha mantıklıydı bence, çünkü bilgisayar oyununda arabanın gittiği yeri lastik izlerinden buldum. Gerçi kumlukta filan olabilir her neyse... Darkgnome senin dediğin gibi olayı konuşarak halletmeye çalıştım ama... Gerçekten de terapistimin önerdiği gibi sakin olmaya çalışıyorum ama adam hem arabamı çalmış hem de "your mother" filan diye cümleler kurunca kendimi kaybedebiliyorum işte. Zaten gangsterlerin tamburlu Thomson makineli tüfeklerinden almıştım, ilk denemeyi garaj sahibi üzerinde yaptım; neticede aldım arabamı geri. şimdi enerji pili takmayı filan da biliyorum, iyi oldu.
.........
Yalnız başıma kötü bir şey geldi Bu Arthurculara benzeyen power armor ve enerji silahlı bir kaç adama yolda rastladım; "seni öldürmek için emir aldık!" diyerek bize saldırdılar. Herifler o kadar güçlü ki 2 turda işimizi bitirdiler. Karanlıktı tam kim olduklarından da emin olamadım ama kendilerine "Enclave" gibi bir şey diyorlardı. Acaba diyorum "Holy Grenade"yi çaldığım için mi benim biletimi kestiler? Gerçi holy grenade'in bende olduğunu sizden başkası bilmiyordu...
.
gıcık oluyorum o enclave'e bulduğum yerde onlar bana saldırmadan mini nuke'u adamların üzerine atıyorum direkt fawkes'la birlikte dalmakta çok zevkli oluyo aslında adam gatling laser'la ağzını burnunu dağıtıyor hıyarların
.
"Enclave" nedir diye googledan filan araştırdım; karanlık bir örgüt gibisinden bir şey buldum, sanırım bunlar Arthur Brother'ların zıttı bir şey; oyundaki itibarım genelde iyilik meleği olduğundan mıdır, uyuşturucu ve köle taciri çetelerini infaz ettiğimden midir, nedense bana düşman olmuşlar.
......
Bu arada Vault-13 ve GECK'i budum!!! Ne kadar da çabuk buldum yahu filan derken... Neyse spoiler yapmayayım, belki hâlâ oynamamış ve oynamayı düşünen vardır. ama oyunu daha önceden bitirenler herhalde yaşadıklarımı tahmin ediyorlardır.
......
Bir de artık 223 Fuji mermisi sıkanlardan hariç diğer silahlar etkisiz kalmaya başladı; 20.level filan oldum, elimde de bir orduyu besleyecek kadar cephane ve silah var ama ne fayda; Cassidy elinde otomatik shotgun olduğu halde, "better, check my gear again!" deyip duruyor. Amcamlar taşısın diye TomyGun vermişim, çatışmada kaşla göz arasında çekmiş saydırıyor açıkgöz. Artık marketler de yetersiz kalıyor ya da ben çok zengin oldum, kamyon dolusu eşyanın yanısıra 22 bin küsur para da var ama... Sulik de uzun süredir balyoz yerine enerji hücreleriyle çalışan jop, bıçak, fist gibi ileri teknoloji melee silahlar kullanıyor.
.
"Enclave" nedir diye googledan filan araştırdım; karanlık bir örgüt gibisinden bir şey buldum, sanırım bunlar Arthur Brother'ların zıttı bir şey; oyundaki itibarım genelde iyilik meleği olduğundan mıdır, uyuşturucu ve köle taciri çetelerini infaz ettiğimden midir, nedense bana düşman olmuşlar.
.
Spoiler:
enclave washington'daki faaliyetlerini bi robot tarafından yönetildiğini bilmeden götüren bir Yeni Amerika hayali ile yaşayan topluluk. Brotherhood of Steel'e kesin olarak düşmanlar ve oyunun çeşitli yerlerinde genel olaraktan düşman şeklinde karşımıza çıkıyorlar. Normal power armor'ları çok güzel ama genelde Red Alert oyunlarında Sovyetler Birliğinde gördüğümüz tesla zırhı bu oyunda Enclave'de var. Oyundaki en sağlam zırh denebilir, kaldı ki ben savaş taktiklerimde hız ve vuruculuğa önem veririm, tuzak kurarım, arkadan saldırırım ama tesla armor'u kullanmayıda oldukça severim ağır olmasına rağmen. Enclave oyunda babamızın yaptığı Water Purity Project'i ele geçirmeye çalışırken karşımıza çıkıyor, babamızı öldürüyor ve genel olarak oyuncuya düşman oluyor. Oldukça güçlüler ve dediğim gibi Brotherhood of Steel gibi yerleşik ve kuvvetli bir organizasyon dahil kendilerinin tarafını tutmayan herkese düşmanlar. Tabii salak halkın çoğu hatta yanımıza alabildiğimiz npc'ler bile Enclave için büyük umut besleyebiliyor, cahilliğin ve radyolardan yapılan propogandaların etkisi işte.
lightflarer, spoilerini azcık okudum ama heyecanı kaçmasın diye hemen kapadım; ama ilk cümleyi görünce bütün heyecenı kaçtı sağol yani; her şeyi yazmışsın, filmin sonunu vs... şu sıralarda tam da casus gibi Navarro üssüne sızmıştım, üzerime bir power armor geçirmiştim, laserli silahlar vs yüklenmiştim. Bu grup neyin nesidir, bu bölgedeki Hubogolistler ne iştir, vs araştıryordum gizemli gizemli.
View next topic View previous topic
You cannot post new topics in this forum You cannot reply to topics in this forum You cannot edit your posts in this forum You cannot delete your posts in this forum You cannot vote in polls in this forum
FRPWorld.Com ülkemizdeki fantezi edebiyatı ve frp sevenleri bir araya getirmeyi amaçlayan bir web sitesidir. 2003 yılında kurulmuş olan sitemiz kullanıcı ve yöneticilerimizin katkıları ile büyüyüp Türkiyenin en büyük frp sitelerinden birisi olmuştur. Galerisi, indirilecekler kısmı, akademisi, yazarları ile sitemiz tam bir frp hazinesidir. FRPWorld sizin de desteklerinizle böyle olmaya devam edecektir. FRP'nin doyumsuzca yaşandığı bu diyara hoş geldiniz.
FRPWorld, yeni bir frp dünyası
Sitede bulunan yazı, doküman ve diğer içerikler siteye ait olup başkaları tarafından kopyalanması, dağıtılması ya da ticari amaçla kullanılması yasaktır. Siteye yapmış olduğunuz katkılar frpworld.com'un olup bunları yayınlama ya da yayınlamama hakkı site yöneticilerine aittir.