Author |
Message |
Firble
Forum Yöneticisi
Joined: Mar 12, 2004
Posts: 6496
|
Posted:
Sat Aug 30, 2008 12:55 am |
|
Uzun zamandir en cok ilgi duydugum edebiyat turlerinden biri halk edebiyati.... Icinde bence cok ilginc ogeler barindiriyor. Sizce bu ogeler modern fantastik edebiyata donusurken nasil kullanilabilir arkadaslar.. Fikirlerinizi merak ediyorum. |
_________________ HARBE GÄ°DEN
Harbe giden sarı saçlı çocuk! <br>Gene böyle güzel dön; <br>Dudaklarında deniz kokusu, <br>Kirpiklerinde tuz; <br>Harbe giden sarı saçlı çocuk! <br>
Orhan Veliden |
|
Back to top |
|
|
Lugtarias
Forum Yöneticisi
Joined: Jun 13, 2007
Posts: 726
Location: izmir
|
Posted:
Sat Aug 30, 2008 7:00 am |
|
Türk Halk Edebiyatı derken, M.Ç.7000 lerde Çn-Türklerle başlayıp hemen hemen Köktürklerin yıkılımına kadar geçen süreç içerisinde meydana getirilmiş uçsuz bucaksız ve kudretli edebiyattan bahsediyorsak, fantastik kurguya uyarlanabilecek çok fazla öge barındırıyor içinde. Sanırım tahmin edebileceğimizden çok daha fazla.
Bu dönemden sonraki Türk Edebiyatı da çok fazla öge barındırıyor içerisinde.
Bu ögelerin günümüz fantastik kurgusuna nasıl uyarlanabileceği hakkındaki fikirlerimi yazmak isterim ama şu an zamanım yok...
En kısa zamanda kendi fikirlerimi paylaşacağım. |
_________________ Ve sonbahar gelmeden topraÄ?a düÅ?tü yeÅ?il renkli yaprak, geceyi beklemeden ortaya çıkan ayla birlikte. |
|
Back to top |
|
|
Firble
Forum Yöneticisi
Joined: Mar 12, 2004
Posts: 6496
|
Posted:
Mon Sep 01, 2008 8:09 pm |
|
Ben aslinda o kadar geriyi bile dusunmemistim. Yunus Emre, Koroglu gibi daha Anadoluya ait olan donemi dusunmustum. Aslinda kendimize ozgu bir fantastik edebiyat yaratirken... ( Bence daha kuresel bir edebiyattan once bunu yapmamiz gerekiyor.) Ornegin Koroglunun hayatini konu eden bir fantastik oyku yazabiliriz. Ya da ondan esinlenerek baska bir sey yapabiliriz... Anadoludaki efsanelerden de yola cikarak bir seyler yapabiliriz. Tolkien in olusturdugu edebiyat merkezi noktasini bildigim kadariyla ingiltere ve cevresinden aliyor. Sonrasinda buna farkli ulkelerden sinirli bazi ogeler eklenmis... Ama ozu yine ingiliz gibi.. |
_________________ HARBE GÄ°DEN
Harbe giden sarı saçlı çocuk! <br>Gene böyle güzel dön; <br>Dudaklarında deniz kokusu, <br>Kirpiklerinde tuz; <br>Harbe giden sarı saçlı çocuk! <br>
Orhan Veliden |
|
Back to top |
|
|
Firble
Forum Yöneticisi
Joined: Mar 12, 2004
Posts: 6496
|
Posted:
Sun Sep 21, 2008 12:56 pm |
|
Anadolu edebiyatında olup da fantastik öykülerde yer alabilecek bir ögeyi ayrı bir başlıkta anlattım... Sanırım başka bir öge de eşkiyalar... Köroğlu sanırım en fazla bilineni ancak sadece o yok... İnce Mehmet bile modern bir eşkiya destanı... Halk öykülerinde sanıyorum zaten epey bir fantastik öge var eşkiya öykülerinde... Ancak halk edebiyatına yansımamış olan ya da o kadar bilinmeyen de bir çok öykü var sanırım. Bu öyküler büyük ölçüde 1500lerden sonra Anadolu da hep devam eden bir isyan halinin bir yansıması biraz... Çoğu zaman dağlarda saklanıyor eşkiyalar belki ormanlar çok büyük ve ulu olmadığı içindir. Devlete güvenilmeyen dönemlerde halk için neredeyse kahraman mertebesine yükseltiliyorlar... Sanırım oldukça güzel kullanılabilecek ögelerden birisi... |
_________________ HARBE GÄ°DEN
Harbe giden sarı saçlı çocuk! <br>Gene böyle güzel dön; <br>Dudaklarında deniz kokusu, <br>Kirpiklerinde tuz; <br>Harbe giden sarı saçlı çocuk! <br>
Orhan Veliden |
|
Back to top |
|
|
Firble
Forum Yöneticisi
Joined: Mar 12, 2004
Posts: 6496
|
Posted:
Fri Sep 26, 2008 3:27 am |
|
Ççüncü bir edebi öge de sanırım Türkmenler... Başka bir değişle göçebe Türkler... Bugün de sanırım bir kısmı hala var. Bir zamanlar çoğu Türk göçebe imiş Anadoluda bile...
Sanıyorum bilinen fantastik edebiyatına göçebe Türkler zaten girmiş. Hatta Tolkien in öykülerinde Sarumanla işbirliği yapan dağ insanları olarak hakları ile yerlerini almışlar.
Ancak belki biz onların öykülerini daha iyi bilen insanlar olarak bu konuda daha farklı söyleyecek bir şeylere sahipizdir.
Bence bu bizim kullanabileceğimiz en güzel fantastik ögelerden birisi... |
_________________ HARBE GÄ°DEN
Harbe giden sarı saçlı çocuk! <br>Gene böyle güzel dön; <br>Dudaklarında deniz kokusu, <br>Kirpiklerinde tuz; <br>Harbe giden sarı saçlı çocuk! <br>
Orhan Veliden |
|
Back to top |
|
|
entreri2
Kullanıcı
Joined: Apr 21, 2006
Posts: 156
|
Posted:
Wed Oct 01, 2008 8:23 am |
|
şuan kendi çapımda bir dünya yarattım onunla uğraşıyorum ama açıkçası bizim kültürümüzden hiç bir şey yansıtmadım.Aslına bakarasanız zaten Köroğlu vb anlatan hikâyelerde fantastik öğeler sık sık barınıyor.Çzerine başka bir şeyin koyulmasının pek anlamlı olacağını sanmam.
Ama yine de kendi kültürümüzü bir şekilde yansıtmak lazım,gerek frp oyunlarında,gerekse hikâye ve yazılan fantastik şiirlerde..
Saygılar.. |
|
|
Back to top |
|
|
Lugtarias
Forum Yöneticisi
Joined: Jun 13, 2007
Posts: 726
Location: izmir
|
Posted:
Wed Oct 01, 2008 11:16 am |
|
Evet eşkıyalar gerçekten iyi tema olabilirler Anadolu tabanlı Fantastik Çyküler için.
Aynı zamanda Türkmenlerde öyle! Göçebe yaşıyorlar ve kültürlerinde, günlük yaşamlarında çok fazla şamanik öge var. Bunların hepsi fantastik kurguya uyarlanabilecek ögeler olarak kullanılabilir. şunu da ifade edeyim, Faerun'daki Buzyeli Vadisi Barbarlarını bilirsiniz. Onlar Antik İskandinavya'nın göçebe boylarına çok fazla benzerler mesela. Aslında birşey daha ifade edeyim, o göçebelerin arasında eski Türkler'de bulunur. Zira İskandinavlar ile çağlar boyunca burun burna bir coğrafyada yaşamışlardır. Kültürlerdeki ve mitolojilerdeki keskin benzerlik vardır. Hatta, Buzyeli Vadisi Barbarlarının aldıkları isimlerden bazıları Çn-Türkçe'ye çok fazla benziyor bazen. Çrneğin Berkhtar vardı bir kitapta. Güç, kuvvet sahibi gibi bir anlama geliyor Çn-Türkçe'de. Kitapta da harbiden çok kuvvetli bir barbarın adıydı. Sonuç olarak demek istediğim, görüldüğü gibi göçebe toplumlar Fantastik Kurgu'ya başarıyla uyarlanabiliyor. Buzyeli Vadisi Barbarları ya da Saruman'la işbirliği yapan dağ adamları örneğinde görüldüğü gibi. Eğer biz de Anadolu tabanlı Fantastik bir ortam yaratmayı düşünürsek, Türkmenleri simgeleyen insanlar oluşturabiliriz. Veya öykümüz Anadolu'da geçecekse, doğrudan Anadolu'nun içerisinde, Türkmenleri fantastik ögelerle dolu insanlar olarak betimleyebiliriz ki bu da çok hoş olur bence... |
_________________ Ve sonbahar gelmeden topraÄ?a düÅ?tü yeÅ?il renkli yaprak, geceyi beklemeden ortaya çıkan ayla birlikte. |
|
Back to top |
|
|
Firble
Forum Yöneticisi
Joined: Mar 12, 2004
Posts: 6496
|
Posted:
Thu Oct 02, 2008 2:17 am |
|
Bana esas sorun şu gibi geliyor göçebe kültürle yaşayan insanlarla ilgili. Fantastik Kurgu hikayelerinin çoğu göçebelere günümüz Avrupasının bakışını yansıtıyor. Barbar savaşçı şehirleri basan insanlar. Birkaç olayları söz konusu barbarların gözünden görmeye çalışan yazar var. Ancak onlar da kendi bakış açılarını hissettiriyorlar öykülerinde...
Ancak biz bu kültürün içinden geliyoruz. Bu kültürün tüm yanlarını biliyoruz sadece savaşla ilgili olan yanlarını değil. O nedenle göçebe yaşamla ilgili Türkmenlikle ilgili kendimizden gelen söylenecek sözlerimiz var bence... Belki de bu nedenle bu konu bizim için en verimli fantastik ögelerden birisi...
Yine de başka ögeler de var... Mesela birisi Kervansaraylar... Han ve Tavernalar da bizim Avrupa ile paylaştığımız fantastik ögelerden birisi. Ancak Avrupalılar ıssız yolların üzerinde ancak kalelerde kendilerini güvenli hissederken, Selçuklu ve Osmanlıların devlet otoritesinin ve belki göçebeliğin de verdiği dinamizmle güvenliğini daha fazla sağlayabildiği o nedenle kaleden daha çok belki günümüzün otellerine benzeyen kervansarayları var. Bu yerlerin kendilerine özgü kuralları hatta töreleri var. Belki bir de efsaneleri... Elbette bizler yaratırsak.... |
_________________ HARBE GÄ°DEN
Harbe giden sarı saçlı çocuk! <br>Gene böyle güzel dön; <br>Dudaklarında deniz kokusu, <br>Kirpiklerinde tuz; <br>Harbe giden sarı saçlı çocuk! <br>
Orhan Veliden |
|
Back to top |
|
|
SacoKhan
Forum Yöneticisi
Joined: Mar 10, 2005
Posts: 2585
Location: YalnızlıÄ?ın hüküm sürdüÄ?ü yerden
|
Posted:
Fri Oct 03, 2008 12:23 pm |
|
Ya birinci ikinci dünya savaşlarını bile ele alabiliriz, her türlü yaratıcılık söz konusu olmalı bence. |
_________________ And i still wonder if you ever wonder the same!... |
|
Back to top |
|
|
Firble
Forum Yöneticisi
Joined: Mar 12, 2004
Posts: 6496
|
Posted:
Fri Oct 03, 2008 1:02 pm |
|
Bildiğim kadarıyla ikinci Dünya Savaşında Türkiye ye yansıyan fazla olay yoktu. Gerçi tabii ciddi bir ajan trafiği söz konusuydu ancak olaylar genelde bizim Türk halkının aktif katkısı olmadan gerçekleştidi. Ancak Birinci Dünya Savaşı ve Kurtuluş Savaşı hatta daha geriye gidersek Yemen çok güzel konular... Ancak bunlar belki hikayelerin oturacağı zeminler gibi biraz... Çrneğin bir eşkiya öyküsü bu zeminlerden birinin üzerinde de yer alabilir.
Zeminlerden söz açmışken bu zeminlerden en ilgincini hep Celali İsyanları olarak düşünürün. Kanuni Döneminden neredeyse 1800lere kadar Anadolu farklı aralıklarla durmadan isyan ediyor. Bu isyanlar bizim tarihimizin en azından benim açımdan pek de bilmediğim bir parçası sanırım bu muhteşem bir öykü konusu olurdu. |
_________________ HARBE GÄ°DEN
Harbe giden sarı saçlı çocuk! <br>Gene böyle güzel dön; <br>Dudaklarında deniz kokusu, <br>Kirpiklerinde tuz; <br>Harbe giden sarı saçlı çocuk! <br>
Orhan Veliden |
|
Back to top |
|
|
SacoKhan
Forum Yöneticisi
Joined: Mar 10, 2005
Posts: 2585
Location: YalnızlıÄ?ın hüküm sürdüÄ?ü yerden
|
Posted:
Tue Oct 07, 2008 7:46 am |
|
Açıkçası şöyle düşünüyorum ben, belirli bir fantezi oluşturulur. En basitinden yaratıklardan bahsedilir, ve sırf bunun üzerine gerçek tarihte geçen ve bu yaratıkları oynadığımız oyunlar olabilir. Hatta bunu günümüze de geçirebiliriz. Ne bilim günümüzde insanların arasında dolaşan bir gul yabani olabilir. şu an sıkıyorum bunları bi tarafımdan çünkü yeterli destan bilgim yok ama yapılabilir elbet, ozanlarımıza iş düşüyor bu durumda |
_________________ And i still wonder if you ever wonder the same!... |
|
Back to top |
|
|
Firble
Forum Yöneticisi
Joined: Mar 12, 2004
Posts: 6496
|
Posted:
Tue Oct 07, 2008 1:25 pm |
|
İyi de birçok insanın kafasındaki fantastik hikayelerde neden elfler var? Neden elfler çoğu insanın kafasında oldukça benzer özelliklere sahip bir ırk olarak düşünülüyor..
Fantastik bir hikayeye öge eklenirken insan kendi zihninden bağımsız hayal kuramaz ki kendi zihnini de öncelikle yaşadığı toplum sonra da öğrendiği bilgiler şekillendirir.
Mesela Hristiyan şovalye kültürünü tam olarak özümsememiş bizler için tam olarak paladin denen şeyin ne olduğunu anlamak kolay değildir.
Aynı şekilde kendilerinin bile haberi olmasa bile aslında ork ırkı yaratılırken nasıl Türklerden esinlenildiğini de bilemeyiz. Onların bize bakışını bilmediğimiz için.
Ben okuduğum lise sayesinde biraz daha onların nasıl baktığını görebiliyorum ancak ben de onlar gibi yazmıyorum.
Bu nedenle hikayeleri kendi kurduğumuz ve toplumumuzun kurduğu hayallerden kopuk yazmak yerine deneysel nitelikte de olsa kendimize ait bazı ögelerin eklenmesinin öykülerimizi daha güzel hale getirileceğini düşünüyorum. |
_________________ HARBE GÄ°DEN
Harbe giden sarı saçlı çocuk! <br>Gene böyle güzel dön; <br>Dudaklarında deniz kokusu, <br>Kirpiklerinde tuz; <br>Harbe giden sarı saçlı çocuk! <br>
Orhan Veliden |
|
Back to top |
|
|
Firble
Forum Yöneticisi
Joined: Mar 12, 2004
Posts: 6496
|
Posted:
Fri Oct 10, 2008 2:34 pm |
|
Belki bahsedilebilecek diğer bir öge de bize ait ozan kültürü... Aslında bu kültürün iki ayağı var. İstanbul ve şehirlerdeki daha geniş olanaklara sahip kesimin ozanları ki onların da kendilerine özgü hikaye ve efsaneleri var. Bir de halk ozanları... Aslında halk ozanları Avrupadaki benzerleri ile kesişmelere sahipler ancak sanırım kendilerine özgü bazı renkleri farklılıkları var. Mesela Yiğit ozanlık en azından birdiğim kadarıyla Avrupada yok... Bizdeki Köroğlu gibi Yiğit ozanlık mesela... |
_________________ HARBE GÄ°DEN
Harbe giden sarı saçlı çocuk! <br>Gene böyle güzel dön; <br>Dudaklarında deniz kokusu, <br>Kirpiklerinde tuz; <br>Harbe giden sarı saçlı çocuk! <br>
Orhan Veliden |
|
Back to top |
|
|
Lugtarias
Forum Yöneticisi
Joined: Jun 13, 2007
Posts: 726
Location: izmir
|
Posted:
Fri Oct 10, 2008 4:23 pm |
|
Kesinlikle katılıyorum. Kendi hayallerimizden, kültürümüzden esinlenmeliyiz. Paladin örneği çok güzel gösteriyor durumu. Aynı Paladinin oluşturulması gibi biz de ''Bahadırlar'', ''Yiğitler'', ''Ozanlar'', ''Kamlar'' oluşturabiliriz. Gerçekten çok büyük bir avantajımız var, Halk Edebiyatına dayanan bir fantastik dünya yaratma konusunda.
Firble, eğer aklında belirmekte olan bir dünya ve o dünyanın içinde olacak bir takım şeyler varsa yeni bir başlık aç derim ben. Hepimiz aklımıza gelen yeni fikirleri tartışır şekillendiririz. |
_________________ Ve sonbahar gelmeden topraÄ?a düÅ?tü yeÅ?il renkli yaprak, geceyi beklemeden ortaya çıkan ayla birlikte. |
|
Back to top |
|
|
Firble
Forum Yöneticisi
Joined: Mar 12, 2004
Posts: 6496
|
Posted:
Sun Oct 12, 2008 4:17 pm |
|
Türk savaş geleneği hakkında Anadolu da bilgimin kısıtlı olduğunu belirtmeliyim. Lugtarias ın belirttiği belirli klasik ögeler var tabii. Akıncılar mesela... Uç beylerinin kontrolünde beyliklerin ülkelerin ileri doğru yayılmasını sağlayan savaşçılar... Bunlar biraz korsanlara benziyor. Devlet bu grupları tam kontrol edemiyor, gerileme dönemlerinde bu gruplar ülkenin başını yiyen gruplara dönüşüyorlar. O nedenle Osmanlı bu sistemi son derece zayıflatıyor.
Osmanlı'nın kendine özgü bir Yeniçeri Sistemi var. İstanbulda gelişen kendine özgü ir eğitimi töresi hatta inancı olan bir sistem... şu ana kadar hakkında yazılmış en azından benim gördüğüm öyküler çok az. Oysa uzuun yıllara adeta damgasını iyi ve kötü yanları ile vuran bir gelenek Yeniçeriler kesinlikle Türk ve Anadolu da var olacak her türlü edebiyatı zenginleştirecek muazzam bir öge... Kendi içinde muhtemelen sırlar da barındıran bir öge... |
_________________ HARBE GÄ°DEN
Harbe giden sarı saçlı çocuk! <br>Gene böyle güzel dön; <br>Dudaklarında deniz kokusu, <br>Kirpiklerinde tuz; <br>Harbe giden sarı saçlı çocuk! <br>
Orhan Veliden |
|
Back to top |
|
|
|
|