Frp World Ana Menü
  • Frp World
    » Anasayfa
    » Forum
    » Anketler
    » Akademi
    » Kitap Tanıtımları
    » Haber Arşivi
    » Haber Gönderin
    » Makale Gönderin

  • Üyelere Özel

  • Kişisel
    » Hesabınız
    » Özel Mesajlar
    » Üye Listesi
    » Üye Arama
    » Siteden Çıkış

  • Site Bilgileri
    » Top10
    » Site Hakkında Yorumlarınız
    » İstatistikler
    » Destekleyen Siteler

  • Kullanıcı Menüsü
    Hoşgeldin, Diyar Gezgini
    Üye Adı
    Şifre
    (Kayıt Ol)
    Üyelik:
    Son Üye: LucieBarba
    Bugün: 30
    Dün: 35
    Toplam: 90394

    Şu An Bağlı:
    Ziyaretçi: 1806
    Üye: 0
    Toplam: 1806

    FrpWorld.Com :: View topic - Class Çyküleri ......... D&D
    Forum FAQ  |  Search  |  Memberlist  |  Usergroups   |  Register   |  Profile  |  Private Messages  |  Log in

     Class Çyküleri ......... D&D View next topic
    View previous topic
    Post new topicReply to topic
    Author Message
    dwaxer
    Kullanıcı
    Kullanıcı





    Joined: May 21, 2007
    Posts: 6687

    PostPosted: Sat Jul 18, 2009 5:25 pm Reply with quoteBack to top

    .

    Assassin


    şehrin altında örümcek ağı gibi yayılmış kanalizasyon şebekesinin en ücra köşelerine gizlenmiş bölümlerden biriydi. Tabii ki Düzenbazlar Loncası’nın krallığıydı buralar. Karanlıklar krallığı; çünkü buranın da kendi kanunları var. Tahtaları rutubetten yosun tutup çürümüş olan kapı nedense gıcırdamadan açıldı; menteşeleri yakın zamanda yağlanmış olmalıydı. Sessizliği bozan ayrıksı gürültülerin düzenbazlar krallığında hoş karşılanmadığını bilenler bilir zaten.

    Otto kapıdan uzanarak, içerideki büyük masanın başında oturan liderine seslendi: “Reis yeni bir aday geldi!”

    Lex pis bir sırıtışla Otto’ya geleni içeri göndermesini işaret etti. Her ayın 13. günü, düzenbazlardan merhamet duygusundan yoksun olanlar için, Suikastçılar Loncası kabul görüşmeleri yapılırdı. Lex Suikastçıların şu andaki lideriydi. Bu grup aslında Düzenbazlar Loncasına bağlı bir alt kuruluştu ama yönetimsel olarak oldukça serbesttiler.

    Otto içeriye 18 yaşlarında bir delikanlı gönderdi. Lex çocuğu aşağılayan bakışlarla süzdü. “Adın ne senin evlat?” dedi.

    “Yılan.”

    “Hah hah ha!.. Etkileyici bir isim buldun kendine öyle mi?.. Demek suikastçı olmak istiyorsun; kılık değiştirme, gizlenme, sessiz yürüme yeteneklerin de iyidir senin?”

    “Evet efendim hepsi çok iyi.”

    “Peki acımasız mısın? Bu işte acımasız olmak gerekir!”

    “Acımasızım efendim.”

    “Ne kadar acımasızsın?”

    “Çok acımasız efendim, kimsenin gözünün yaşına bakmam.”

    “Ne kadar acımasız?”

    “Çok acımasız!.. şeytani derecede acımasızım.”

    “Peki hiç cinayet işledin mi?”

    “Evet.”

    “Kaç kişi öldürdün?”

    Bir an suskun kaldı; sanki utanarak cevap veriyordu: “Bir.”

    “Kimi öldürdün evlat?”

    “Babamı.”

    Lex keyifle sırıtarak kafasını olumsuz biçimde yavaş yavaş salladı. “Olmadı evlat, olmadı. Suikastçı olabilmen için birini, ama tanımadığın birini, hiçbir kişisel sebebin olmadan öldürmelisin. Ancak o zaman gerçek bir suikastçı olabilirsin!”

    Bu sırada Otto, pala bıyıklı başka bir adamı içeri sokuyordu. “Reis, bu arkadaş da aday olacakmış!” dedi.

    Yılan isimli çocuk Lex’in karşısında donup kalmıştı, sanki bir şey söyleyecekti ama düşüncelerini toparlayamıyordu. Reis yine her zamanki aşağılayıcı tarzında elinin tersiyle çocuğa gitmesini işaret ederek, “hadi daha ne duruyorsun, al voltanı!” diye azarladı. Sonra da yeni gelen pala bıyıklıya yaklaşmasını işaret etti: “sen gel bakalım!”

    Yılan döndü kapıya doğru hayal kırıklığıyla omuzları çökmüş bir hâlde yürürken yeni gelenle bir an yan yana geldiler. Birden delikanlının ceketinin yeninden kayan bir metal ışıltısı görünür gibi oldu ve şimşek hızıyla, daha doğrusu bir çıngıraklı yılanın avına saldırma hızıyla bıçağı tutan el pala bıyıklı olanın göğsüne çarptı. Akabinde yeni gelen adam acıyla iki büklüm olurken, yılan bu sefer sol eliyle adamın saçlarından yakaladı ve göğsünden çıkardığı kanlı bıçağı adamın gırtlağından çekerek boynunu kemiğe kadar yardı. Kafası kopma noktasına gelen adamın ciğerlerinden boşalan hava, atar damarların fışkırttığı yüksek basıçlı kanları pembe pembe köpürterek sürrealist bir fıskiye havası veriyordu.

    Otto şaşkınlığını üzerinden atarken kılıcını çekti ama Lex’in işaretiyle durdu. Reis de şaşırmıştı; üstelik piyasada en soğukkanlı adam olarak ün saldığı hâlde. Ağır ağır tebessüm ederak hâlâ bir elinde kanlı bıçak, diğer eliyle ölü adamın saçlarından tutmakta olan delikanlının gözlerine baktı. Sinsi ve acımasızdılar. “İşte şimdi oldu evlat; artık bir suikastçı olabilirsin!” dedi Lex.


    .
    Back to top View user's profileSend private message
    Display posts from previous:      
    Post new topicReply to topic


     Jump to:   



    View next topic
    View previous topic
    You cannot post new topics in this forum
    You cannot reply to topics in this forum
    You cannot edit your posts in this forum
    You cannot delete your posts in this forum
    You cannot vote in polls in this forum


    Powered by phpBB © 2001 phpBB Group

    :: HalloweenV2 phpBB Theme Exclusive ::
     
    FRPWorld.Com ülkemizdeki fantezi edebiyatı ve frp sevenleri bir araya getirmeyi amaçlayan bir web sitesidir. 2003 yılında kurulmuş olan sitemiz kullanıcı ve yöneticilerimizin katkıları ile büyüyüp Türkiyenin en büyük frp sitelerinden birisi olmuştur. Galerisi, indirilecekler kısmı, akademisi, yazarları ile sitemiz tam bir frp hazinesidir. FRPWorld sizin de desteklerinizle böyle olmaya devam edecektir. FRP'nin doyumsuzca yaşandığı bu diyara hoş geldiniz.

    FRPWorld, yeni bir frp dünyası


    Sitede bulunan yazı, doküman ve diğer içerikler siteye ait olup başkaları tarafından kopyalanması, dağıtılması ya da ticari amaçla kullanılması yasaktır.
    Siteye yapmış olduğunuz katkılar frpworld.com'un olup bunları yayınlama ya da yayınlamama hakkı site yöneticilerine aittir.


    Sayfa Üretimi: 0.56 Saniye