|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
 |
Hikaye-Makale: Kaos Zamani Part.1 |
Gönderen: Dragonfire Tarih: 20.08.2004 Saat: 22:19
|
 |
Gorath ve Orenden guzel ve surukleyici bir hikaye.
KAOS ZAMANI BÇLÇM 1
Çlümün tanrısı yüreğindeki karanlık deliliğe boyun eğmiş bir şekilde ölümü tatmış olanlara baktı ve bir kahkaha patlattı. Â?Neden buradasınız?Â?diye sordu.
Â?Çlüm bizi aldı efendim!Â?diye cevapladılar hep bir ağızdan. Â?Çlümü hak ettik.Â?
Çlümün tanrısı kahkahasını keserek yetersiz sayıdaki ölüye baktı ve daha fazlasını istediğini fark ederek Â?Bana daha fazla ölüm getirirseniz daha iyisi ile karşılaşırsınız!Â?dedi. Â?Size yaşamın veremediklerini veririm.Â?
Etraftaki ölülerden kâbus dolu bir uğultu yükseldi.Hepsi bunu yapabileceğini söylüyordu. Hepsi ölüm için ölüm getirebileceğini söylüyordu. Acı ve azap dolu olan bütün ruhlar buradaydı ve acılarını yenmek için başka ruhlara acı vermeye karar veriyorlardı.
Çlümün tanrısı az sayıdaki acı ve ıstırap çeken ölüsüne baktı ve Â?Gidin öyleyse!Â?dedi. Â?Gidin ve ölüm için ölüm getirin.Â?
Tüm ölülerin etrafını dumanlar saldı. Karanlığın içinden çıkan sıcak hâleler ölüleri kapladı ve bir anda ölüler yok oldular. Dünya üzerine ölüm getirmek için yaşama döndüler.
Çlüm tanrısı neşe içinde kahkahalar patlatırken arkasından gelen bir ses Â?Bunu başaramayacaksın!Â?dedi.
Yaşam tanrıçası karanlığın içinden etrafındaki beyaz bir ışık ile çıktı ve karşısında duran ölüm tanrısına baktı. Â?Karanlık ve kaos asla üstün gelemez!Â?dedi. Â?Seni durduracağım.Â?
Çlüm tanrısı bir kahkaha patlattı ve bakışlarını aşağıya çevirdi. Yaşam tanrısının bakışları da onu izledi. Aşağıda ölüm ile yaşam arasındaki büyük savaş başlamıştı. Çlüm tanrısının tek istediği şey ıstırap çeken ölülerdi.
Çlüm tanrısı parmağıyla yeryüzünü işaret etti. "Madem ölüm üstün gelemez, söyler misin Tanrıça niçin yaşayanlar umutsuzca kaçıyorlar...
Dinle Tanrıça..
duyuyor musun ölenlerin çığlıkları ölülerinkini bastırıyor..?Â?
Tanrıça sinirden titriyordu ve bu belli bir şekilde Çlüm Tanrısına zevk veriyordu...
"şunu itiraf etmeliyim ki tanrıça sinirlenince çok daha güzel oluyorsun"
Yaşam tanrıçası ölüm tanrıçasının ölüm kokan nefesini ve ölüm gören gözlerini görebiliyordu. Yaşamın değerini bilmeyen bu tanrıdan nefret ediyor ve ona gerçek ölümü tattırmak istiyordu.
Elinde tuttuğu asasını kaldırdı ve aşağıya bakarak bir kaç söz mırıldandı. İşte başlamıştı. Çlüm ve yaşam tanrılarının arasındaki savaş başlamıştı. Aşağıdaki çığlıklar duruldu ve büyük bir savaş başladı. Çlülerin dirilirken çıkardıkları seslere yaşam perilerinin hayat veren sesleri karıştı.
Ellerinde tuttuğu asasını yeniden savurdu ve beyaz bir ışık havada dans etti. Yaşam ölümden zevk aldı. Yaşam ölümü öldürmekten zevk aldı.
Aşağıda ölüler topraktan çıkıyor ve nefretlerini dehşet içindeki insanlara ve tüm diğer ırklara sunuyorlardı. Sadece bir kaç tane olan ölüler şimdi onlarcaydı. Kısa sürede de yüzlerce sonra binlerce olacaktı. Bir anda gökyüzünden süzülerek inen periler belirdi ve mutlu şarkıları ile ölüme ölüm saçtılar.
Çlüm ölümün şarkısını dinlemeye başladı. Çlüm ölümü yaşamaya başladı...
Tanrıça farkında değildi ama yeniliyormuş gibi görünen Çlüm Tanrısı asıl hedefine ulaşmak üzereydi. Yaşam öldürmenin tadını alıyor ve bu tat karşısında gülümsüyordu. Gitgide kendisine benziyordu.
Çlüm tanrısı bir kahkaha patlattı ve kemikli elleriyle toprağa kalkmasını işaret etti.
Toprak kabardı ve eski zırhların kapladığı kemikten eller filizlendi topraktan...
"şansın yok tanrıça elbet bir gün yaşam kaybedecek. Dünya ölümle lanetlenmiş bir yer bunu kimse değiştiremez. Eninde sonunda hepsinin yeri benim yanım olacak"
Yaşam ölüm duvarını aştığını fark edemiyordu ama dünya üzerinde ölüm duvarı aşılmak üzereydi. Bir gün içinde ölümler katlanmıştı. Sınır zorlanıyordu. Yaşam ve ölüm arasındaki o ince sınır çok hızlı bir şekilde dengesini kaybediyordu.
Yaşam tanrıçası elini asasından çekti ve dünya üzerinde olan ve olmakta olana baktı. İnsanlar ölüyordu ama insanlar kadar ölülerde ölüyordu. Tüm o zombi ve kemik yaratıkları başka bir değişle ölümün şövalyeleri dünya üzerinden gidiyordu ama nedense tanrıçanın içi hiç rahatlamıyordu.
Çlüm tanrısı mutluluk içinde izliyordu arkadaki sessiz yerinden tanrıçayı. Çlümün yalnızlığını yenmek üzereydi. Çlümün yalnızlığını yaşam ile pekiştirecek ve o tatlı yaşamın tadını ölüm ile çıkaracaktı.
Ellerini bir kez daha oynattı ve perilerin karşısına kanatlanmış, uçan, ellerinde çatal mızraklarını tutan impler çıktı. İmpler ile periler büyük bir savaşa girdi. Amacı perileri öldürmek değildi. Onun amacı sadece tanrıçaya düşünecek zaman vermemekti. Eğer düşünecek zamanı bulursa nerde hata yaptığını anlardı ve ölümü durdururdu. O zaman diğer tanrılardan yardım almaya giderdi. İşte bu ölümün istemediği tek şeydi. Yaşama sahip çıkacaktı ve bu olurken hiç bir başka tanrı yada tanrıça işine karışmayacaktı.
Perilerinin haykırışları ile düşüncelerden sıyrılan Yaşam Tanrıçası asasını eline aldı ama ne yapacağını bilmiyordu, belki de ilk defa ne yapacağını şaşırmıştı tanrıça. Asası elinde bir heykel gibi kıpırdamadan duruyordu...
Çlüm tanrısı tanrıçaya baktı ve yüzünü buruşturdu. Daha sonra alaycı gülümsemesini takınarak"Sözlere gelince güzel tanrıça gücümü asla küçümseme. Bunu sen de biliyorsun ki ölümün hükmü yaşamdan daha çok insan hayatı üstünde!Â?
Çlümle karşılaşmadıkça yaşadıklarını hatırlamıyorlar ama yaşadıkları sürece onları sonunda ölümün beklediğini biliyorlar. İşte bu da beni senden daha güçlü yapıyor.."
Yaşam Tanrıçasının yüzü sinirle buruştu ve asasını daha sıkı kavradı...
Doğu güneşinde bir fırtına gibi başlamıştı her şey. Tüm karalar acı çekiyor ve inlemeler hat safhaya ulaşıyorlardı. Yaşamak artık insanlara korkudan farklı bir şey vermiyordu. Yaşam ile ölüm arasındaki ince sınır artık bozulmuştu. Çlüm yaşamı ele geçirmeye başlamıştı.
Yaşam tanrıçası gözlerinde yaşlarla ölmekte olan insanlara,onun insanlarına baktı ve asasını son bir kez kaldırarak "Lütfen..!"dedi.
"Lütfen yaşam geri gelsin..."
Bir anda karalardaki denizler kabardı ve ölüm kokan doğu güneşi adaları sular altında kaldı. Savaşan gök yüzü piyadeleri acılar içinde kıvranmaya başladılar.
Çlüm tanrısı gülümsedi ve "Çaresizsin değil mi?"diye sordu. Oda ölüm kaplı asasını kaldırdı ve karaların üzerine hü***** eden sular bir anda durdu." Yaşamı tamamen yok edecek kadar çaresizsin değil mi?"diye sordu.
"Asla yaşamı senin ellerine bırakmayacağım!"dedi tanrıça. "Yaşamı senin ellerine bırakmaktansa yok ederim daha iyi. Çlümün yalnızlığı ile kalırsın."
Tanrıça biliyordu ki dünyadaki tüm yaşamın yok edilmesi demek onunda ölmesi demekti ama eğer bu şekilde ölümü öldürmeye devam ederse yaşamı ölüme teslim etmiş olacaktı. Bunun olmasına asla izin veremezdi.
Yeniden asasını kaldırdı ama bu sefer tek bir söz bile söylemedi. Büyü harekete geçti...
"Biliyorsun tanrıça yaşam sadece ikimizin kabulü ile yok olabilir.Çlüm kabul etmeden yaşayanlar ölemez..."
Tanrıçanın yaratmaya çalıştığı ölümlülerin dünyanın sonu diye adlandırdıkları sondu. Ama ne kadar uğraşırsa uğraşsın olmuyordu.
Gök gürlüyor ama şimşekler çakmıyordu,
Deniz hırçınlaşıyor ama dalgalar taşmıyordu,
Yeryüzü sallanıyor ama toprak çatlamıyordu...
Çlüm tanrısı tanrıçaya döndü ve;
"Bu savaş sonsuza kadar sürecek tanrıça..."
GORATH VE OREN DAUTRY
|
|
|
 |
|
|
"Kaos Zamani Part.1" | Hesap A�/Yarat | 10 yorum |
| Yorumlar yazarlar�na aittir. ��eriklerinden biz sorumlu tutulamay�z. |
|
|
Re: Kaos Zamani Part.1 (Puan: 1) Gönderen: Maybee Tarih: 23.08.2005 Saat: 22:15 (Kullan�c� Bilgisi | Mesaj G�nder) | gerçekten güzel..beni etkiledi..biraz soraa uzun bi yola cıkacam ve aklımda hep bu olcak camdan karanlık agaclara bakarken hepp ölümü düÃ…?üncemm çünkü nyaÃ…?am biter ama ölüm kalırr..veya yaÃ…?amı hatırlamazsın ama ölüm daima aklındadır...eline saglık... |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
 |
 |
Forumlardan |
---
Geni�let
|
|
 |
|
 |
 |
|
 |
|
|